Sistem Geliştirme ile İlgili Hukuki 'Sorumluluk' Nedir?
“Sorumluluk” kelimesi, bir yandan hukuk terimi olmasına rağmen, diğer yandan günlük konuşma düzeyinde de sıklıkla kullanılan genel bir terimdir. Sadece sistem geliştirme değil, iş hakkında fikir alışverişinin yapıldığı her yerde, “sorumluluk” kelimesinin kullanıldığı durumlarda, bunun sadece ahlaki veya duygusal bir anlam ifade edip etmediği, yoksa hukuki bir yükümlülüğün varlığını gösterip göstermediği konusunda bilinçli bir ayrım yapmanın genellikle daha iyi olacağı durumlar vardır.
Bu makalede, başkalarını ahlaki veya duygusal bir bakış açısından eleştirdiğimizde sıklıkla kullandığımız “sorumluluk” kavramının, hukuki sorumlulukla nasıl farklı olduğunu, çeşitli hukuki sorumlulukları düzenlerken açıklıyoruz.
Sistem Geliştirme ve ‘Sorumluluk’ İlişkisi
Hukuki Sorumluluğun Temelinde Karar Verme Bulunur
Hukuki “sorumluluk” denildiğinde, genellikle bir tür karar verme süreci bulunur. Yani, “kişinin kendisinin bir yükümlülük olarak kabul etmediği şeyler” veya “kişinin serbest iradesiyle değiştiremeyeceği şeyler” hakkında, hukuki sorumluluk genellikle söz konusu olmaz. Bu durum en açık şekilde “sözleşmeler”de görülür. Taraflar karşılıklı olarak hangi yükümlülükleri üstleneceklerini belirler ve bunu diğer tarafa taahhüt ederler. Bu nedenle, sözleşmenin yerine getirilmesi sorumluluk gerektirir ve hukuki zorlama gücüne sahip olur.
Ayrıca, sistem geliştirme açısından bakıldığında, taraflar arasında anlaşmaya varılan sistem geliştirme konusundaki sözleşmede ayrıntılı düzenlemeler bulunmayan durumlar için, genel hukuk kuralları, örneğin Medeni Kanun gibi, geçerli olur. Sistem geliştirme ile ilgili sorunlar ve anlaşmazlıkları anlamak için, bu tür durumların anlaşılması beklenenden daha önemli hale gelir.
Sistem Geliştirme Alanında “Sorumluluk”
Sistem geliştirme işiyle ilgilenen kişiler için, bir anlamda, hukuki “sorumluluk” kavramını en yakından ve kolayca anlamalarını sağlayan şey, işi alan tedarikçinin “Proje Yönetimi Yükümlülüğü” ve işi veren kullanıcının “İşbirliği Yükümlülüğü” olacaktır. Yani, bir sistem geliştirme uzmanı olarak, tedarikçi de sorumluluk taşır ve kullanıcı da kendi sistemlerinin sorunlarını başkalarının sorunu olarak görmeyip geliştirme işine aktif olarak katılma sorumluluğunu taşır. Her birinin sorumlulukları hakkında daha ayrıntılı açıklamalar için, aşağıdaki makalelere de göz atınız.
https://monolith.law/corporate/project-management-duties[ja]
https://monolith.law/corporate/user-obligatory-cooporation[ja]
Sistem geliştirme projelerinin ilerlemesi, en iyi haliyle, bu yükümlülüklerin karşılıklı olarak yerine getirilmesiyle gerçekleşen bir işbirliği sürecidir. Ancak, taraflar arasındaki ilişki bir kez bozulursa, adeta “işin birbirine yıkılması” gibi bir durum ortaya çıkabilir. Örneğin, aşağıdaki makalede, “Kullanıcının projeyi durdurma talebinde bulunması” durumunu ele alarak, bu durum sonrasında ele alınması gereken konuların akışını düzenlerken, bu iki tarafın yükümlülüklerinin bağlantısını açıklıyoruz.
https://monolith.law/corporate/interrruption-of-system-development[ja]
Burada, sadece karşı tarafın sorumluluğunu sorgulamak değil, aynı zamanda kendi tarafımızın taşıdığı sorumlulukları da farkında olmanın önemini vurguluyoruz.
「Sorumluluk」 Kavramının Hukuk Metinlerindeki Yeri
Yavaş yavaş hukuki konulara doğru ilerleyeceğiz ancak, tazminat talepleri gibi durumlarda karşı tarafa sorumluluk yüklemek gerektiğinde, bu durumun temeli, Medeni Kanun başta olmak üzere çeşitli yasalara dayanmalıdır. Sistem geliştirme bağlamıyla özellikle ilgili olanlar aşağıda listelenmiştir.
Borç İhlali Sorumluluğu
Borç ihlali, bir sözleşmeye dayalı yükümlülüğün (yani borcun) var olduğunu varsayarak, bu borcun uygun bir şekilde yerine getirilmediği durumları kapsar. Borç ihlali türleri şunlardır:
- İcra Gecikmesi: İcra, belirlenen tarihte geciktiğinde
- İcra İmkansızlığı: İcra gerçekleştirilemez hale geldiğinde
- Eksik İcra: Ana hedefe uygun bir icra gerçekleştirilemediğinde
Bunların hepsi, borçlunun kasıtlı ya da ihmal sonucu durumlarına dayanır ve hukuki “sorumluluk” ilkesine dayanır.
Ayıp Sorumluluğu
Ayrıca, ayıp sorumluluğu, borcun yerine getirilmesinin ardından bir tür kusurun keşfedildiği durumları kapsar. Bu, sözleşme taraflarının adil olmasını sağlamak amacıyla, karşı tarafın kasıtlı ya da ihmal sonucu durumlarına bakılmaksızın sorumluluk yüklemeyi mümkün kılar. Borç ihlali sorumluluğu, karşı tarafın kasıtlı ya da ihmal sonucu durumlarını gerektirirken, bu durum, hata olmasa bile sorumluluk yüklemeyi mümkün kılan ve istisnai bir konumda olan bir durumdur.
Örneğin, bir taahhüt sözleşmesinde, “işin tamamlanması” bir kez kabul edildiğinde, borç yerine getirilmiş sayılır, ancak daha sonra çeşitli kusurlar bulunduğunda, bu bir ayıp sorumluluğu sorunu olur. Taahhüt sözleşmesinde “işin tamamlanması”, “borcun yerine getirilmesi”, “ayıp sorumluluğu” gibi konuların bağlantısı hakkında aşağıdaki makalede daha ayrıntılı olarak ele alınmıştır.
https://monolith.law/corporate/completion-of-work-in-system-development[ja]
Haksız Fiil Sorumluluğu
Haksız fiil sorumluluğu, başkasının haklarını ihlal eden durumlarda, ihlalci kişinin kasıtlı ya da ihmal sonucu bir durumu olduğunda oluşur. Tipik bir örnek olarak trafik kazaları verilebilir. Trafik kazasının mağduru ve faili arasında, “arabayı çarpmayıp yaralanmayı önleyen bir sözleşme” yoktur. Ancak, araç sürücüsünün, “kasıtlı ya da ihmal sonucu başkalarına zarar vermemek” yükümlülüğünü, kişinin dışındaki kişilerle olan ilişkisinde taşıdığı düşünülür.
Yine de, sistem geliştirmede bir tür dava açıldığında, talebin çoğu borç ihlali sorumluluğu veya ayıp sorumluluğuna dayanır. Bu nedenle, haksız fiil sorumluluğunun ilgili olduğu durumlar çok fazla değildir. Bu, sistem geliştirme projelerinin temelde, kullanıcı ve satıcı gibi sözleşme ilişkisinde olan iki taraf arasında gerçekleştiği ve bu sözleşme ilişkisini varsaymadan “hakların ihlali” gibi bir durumun oluşmasının zor olduğu düşünüldüğünde, doğal olarak anlaşılır.
Üretici Sorumluluğu Yasasına Dayalı Sorumluluk
Yazılım, bir “üretim malı” olmadığı için, genellikle Üretici Sorumluluğu Yasası’nın bir sorunu olmaz. Ancak örneğin, gömülü sistemlerde, yazılımın dahil edildiği makinenin bir tür olayı (örneğin, yazılımın bir hata nedeniyle aşırı ısınması ve evi yakması gibi) düşünüldüğünde, Üretici Sorumluluğu Yasası’na dayalı sorumluluk sorunu olabilir.
Hukuki Tartışmalardan Farklı Olarak Ahlaki Sorumluluk
“Sorumluluk” denildiğinde, birçok kişinin aklına “özür” veya “özür dileme” gibi ifadeler gelir. Ancak bunlar, hukuki borçlarla ilgili “sorumluluk” kavramından farklı anlamlara gelir. Ticari işlemlerdeki iletişimin “özür” şeklinde nasıl bir etkisi olabileceği ve hukuki hak ve yükümlülükler üzerinde nasıl bir etkisi olabileceği konusunda aşağıdaki makalede açıklama yapılmıştır.
https://monolith.law/corporate/apology-for-system-development[ja]
Bu makalede, geçmiş yargı kararlarına dayanarak, iş dünyasında ahlaki yükümlülükleri üstlenmenin, hukuki sorumlulukların takibini gerektirecek bir durum yaratmayacağını açıklıyoruz.
Özet
Bu makalede, “sorumluluk” kavramı üzerinden, sistem geliştirme ile ilgili hukuki konuları genel bir bakış açısıyla düzenlemeye çalıştık. Ahlaki anlamda “sorumluluk” ile hukuki yükümlülük veya borçlar arasındaki farkı karıştırmamak, projenin kriz yönetimini duygusal değil, hukuki bir temele dayandırmak için önemli olduğunu düşünüyoruz.
Category: IT
Tag: ITSystem Development