Avukatın Anlattığı Patent ve Patent Haklarının Elde Edilmesinin Avantajları
“Patent” ve “patent hakkı” denildiğinde, genellikle mavi ışık yayan diyotlar gibi büyük ölçekli icatları düşünme eğilimindeyiz. Ancak, gerçekte, kayıtlı patentlerin (2018 mali yılında yaklaşık 195.000 patent kaydedildi) çoğu, “küçük” icatlardır.
Endüstrinin ikinci büyük firması olan Echigo Confectionery, endüstrinin lideri Sato Foods Industry’nin (Sato Foods) kendi patent haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle üretim ve satışın durdurulması ve tazminat talep ettiği bir örnekte, Echigo Confectionery’nin kaydettiği patent, “mochi’nin yan yüzeyine uzunlamasına (yatay) bir çizik atarak, pişirildiğinde yüzeyin yırtılmamasını kontrol etme” idi (Japon Fikri Mülkiyet Yüksek Mahkemesi, 7 Eylül 2011 tarihli ara karar).
Küçük işletme sahiplerinin geliştirdiği teknolojiler ve programlar da, yasal koşullar karşılandığı sürece patent hakkı elde etmek mümkündür. Peki, patent nedir ve patent hakkı elde etmek ne tür avantajlar sağlar?
Patent Sisteminin Amacı
Patent sistemi, endüstrinin gelişmesine katkıda bulunan bir buluş yapan kişiye (veya onun halefi) karşılığında, belirli bir süre boyunca bu buluşu tek başına uygulama hakkı veren bir hak olan patent hakkını devlet tarafından veren bir sistemdir.
Patent Yasası Madde 1 (Amaç)
Bu yasa, buluşların korunması ve kullanılmasını teşvik etmek, buluşları özendirmek ve böylece endüstrinin gelişmesine katkıda bulunmayı amaçlamaktadır.
Bu şekilde, buluşların korunması ve kullanılmasını teşvik etmek patent sisteminin amacıdır, ancak buluş neyi ifade eder?
Buluş Nedir?
Patent Kanunu’nun 2. maddesinde, “buluş” şu şekilde tanımlanmaktadır:
Patent Kanunu Madde 2 (Tanım)
Bu kanunda “buluş”, doğa yasalarını kullanan teknik düşüncenin yaratılmasını, yüksek düzeyde olanları ifade eder.
Yani, patent hukuku açısından bir buluş, dört gerekliliği karşılamalıdır:
- Doğa yasalarını kullanıyor olmalı
- Teknik bir düşünce olmalı
- Yaratıcı olmalı
- Yüksek düzeyde olmalı
Bunları aşağıda açıklayacağım.
Doğa Yasalarını Kullanıyor Olmalı
Doğa yasaları, fiziksel, kimyasal, biyolojik yasaların deneyimle bulunduğu doğal dünyayı ifade eder ve varlık yönetimi fikirleri gibi insan yapımı yasaları içermez. Ayrıca, “doğa yasalarını kullanıyor olmalı” olduğu için, Einstein’ın görelilik teorisi gibi doğa yasalarının “keşfi” bir buluş olmaz. Ayrıca, doğa yasalarına aykırı olanlar da buluşa dahil değildir. Örneğin, “Enerji korunum yasasının doğa yasası olmadığını kanıtladım ve Torricelli’nin yasasını yıktım ve insanlık tarihinde ilk kez birinci türden bir perpetuum mobile sağladım” şeklindeki “buluş”, “Enerji korunum yasası, mevcut bilim ve teknolojinin evrensel yasasıdır ve genel kabul görmüştür” şeklinde, bir buluş olarak kabul edilmez (Tokyo Yüksek Mahkemesi, 27 Mart 2002 tarihli kararı).
Ayrıca, “doğa yasalarını kullanıyor olmalı” gerekliliği ve “teknik bir düşünce olmalı” gerekliliği genellikle ayrılamaz ve bir buluşun gereklilikleri olarak birlikte düşünülebilir.
Teknik Bir Düşünce Olmalı
Bir buluş, “○○ teknik araç (teknik yapı) kullanılırsa, □□ teknik etkisi elde edilebilir” şeklinde, “teknik yapı ve teknik etkinin nedensellik ilişkisini anlayan, teknik bir fikir” olarak kabul edilir. Bu gereklilikler arasında, “ilgili teknik alanda normal bilgiye sahip bir kişi, hedeflenen teknik etkiyi tekrar tekrar elde edebilir” şeklindeki “yeniden üretilebilirlik gerekliliği” ve “teknik yapıda nesnellik ve belirli bir somutluk olmalı” şeklindeki “somutluk/nesnellik gerekliliği” bulunmaktadır.
“Çift yönlü diş tedavi ağı” şeklinde bir buluş için patent başvurusunda bulunan davacı, reddedildi ve bu durumu kabul etmeyerek itiraz başvurusunda bulundu. Ancak, Patent Ofisi’nden başvurunun geçersiz olduğuna dair bir karar aldı ve bu kararın iptalini talep etti. Fikri Mülkiyet Yüksek Mahkemesi, “veritabanına sahip bir ağ sunucusu”, “iletişim ağı”, “diş tedavi odasına kurulu bilgisayar” ve “görüntü gösterme ve işleme yeteneği olan bir cihaz”ı içeren ve bilgisayara dayalı olarak çalışan, diş tedavisini destekleyen teknik araçları sağlayan bir şey olarak anlaşılabileceğinden, “doğa yasalarını kullanan teknik bir düşünce yaratması” nedeniyle, bir buluş olduğunu kabul etmiştir (Fikri Mülkiyet Yüksek Mahkemesi, 24 Haziran 2008 tarihli kararı).
Yaratıcı Olmalı
Mevcut bir şeyi sadece bulan bir şey, “sadece bir keşif” olup “yaratıcı” değildir ve bu nedenle bir buluş sayılmaz. Yaratıcılık, insan yapımı bir eylemle yeni bir şey yaratmayı ifade eder, bu nedenle bir buluş, buluş yapan tarafından yeni bir şey yaratmalıdır.
Ancak, doğal maddelerden insan yapımı olarak izole edilen kimyasal maddeler veya mikroorganizmalar gibi şeylerin kullanışlılığını bulduğumuzda, Japonya’da, kimyasal madde kendisi de yaratılan bir şey olarak kabul edilir ve bir “buluş” olarak kabul edilir. Ayrıca, kullanım buluşları, “bilinen bir maddenin bilinmeyen bir özelliğini keşfeder ve bu özelliğe dayanarak, ilgili maddenin yeni bir kullanım için uygun olduğunu bulur” şeklindeki buluşlar olup, yaratıcılık olarak kabul edilir.
Yüksek Düzeyde Olmalı
Yeni Fikirler Kanunu’nun 2. maddesinin 1. fıkrasında, “Bu kanunda ‘fikir’, doğa yasalarını kullanan teknik düşüncenin yaratılmasını ifade eder” şeklinde bir “fikir” tanımı yapılmıştır, ancak bir buluşun tanımındaki “yüksek düzeyde olanlar” ifadesi, “fikir” ile ayrım yapmak için, patent ve yeni fikirler arasında ayrım yapmak için konulmuştur.
Yeni Fikirler Sistemi de, “doğa yasalarını kullanan teknik düşüncenin yaratılması” (Yeni Fikirler Kanunu Madde 2) olan bir fikiri korumak için kurulmuştur ve patent ile temelde aynıdır, ancak doğa yasalarını kullanan teknik düşüncenin yaratılması olup, “nesnenin şekli, yapısı veya kombinasyonu ile ilgili olanlar” (Yeni Fikirler Kanunu Madde 3) koruma konusu yapar. Bu nedenle, yöntemler konu olmaz ve patent hukukunun koruma konusu ile farklıdır, teknik düşüncenin yaratılmasının yüksek düzeyde olması gerekliliği yoktur.
Yeni Fikirler Sistemi’nde, başvurulan somut içeriğin incelemesi yapılmaz, belirli temel gereklilikleri karşılayanlar kaydedilir. Küçük buluşlar da denilen fikirler, patent sisteminden daha hızlı ve basit bir şekilde korunabilir bir sistem haline gelmiştir.
Buluşun Patent Şartları
Patent hakları, Faydalı Model Hakları, Tasarım Hakları ve Marka Hakları gibi, Japon Patent Ofisi’ne başvuruda bulunarak, inceleme sürecinden geçtikten sonra kayıt alınmasıyla oluşur.
Patent başvurusu yapılan bir buluşun patent alabilmesi için, aşağıdaki şartları karşılaması gerekmektedir:
- Endüstride kullanılabilir olmalıdır (Japon Patent Kanunu’nun 29. Maddesi 1. Fıkrası)
- Yeni bir buluş olmalıdır (Japon Patent Kanunu’nun 29. Maddesi 1. Fıkrası)
- İlerlemeye katkı sağlamalıdır (Japon Patent Kanunu’nun 29. Maddesi 2. Fıkrası)
- Öncelikli olmalıdır (Japon Patent Kanunu’nun 39. Maddesi)
Ayrıca, kamu düzenini veya halk sağlığını tehlikeye atabilecek buluşlar, patent alamayacak buluşlar olarak kabul edilir (Japon Patent Kanunu’nun 32. Maddesi).
Endüstride Kullanılabilir
Patent sistemi, endüstrinin gelişimini amaçlamaktadır (Japon Patent Kanunu’nun 1. maddesi) ve bu nedenle, endüstride kullanılamayan icatlar için patent verilmesi ve korunması gereksiz kabul edilir ve patent alınamaz.
Japon Patent Kanunu’nun 29. maddesi
Endüstride kullanılabilir bir icat yapan kişi, (ortadan kaldırıldı), bu icat için patent alabilir.
Patent Kanunu’nda “endüstri” geniş anlamda yorumlanır ve sadece imalat sektörü değil, madencilik, tarım, balıkçılık, taşımacılık, iletişim sektörleri de dahil edilir. Ayrıca, iş dünyasıyla ilgili icatlar geniş bir endüstri yelpazesinden patent başvurusunda bulunmuştur ve finans, sigorta ve reklamcılık da dahil olmak üzere tüm endüstrileri içerir.
Öte yandan, sadece akademik veya deneysel amaçlarla kullanılan icatlar veya iş olarak kullanılamayan icatlar bu kapsamda değildir. Ayrıca, pratikte gerçekleştirilmesi düşünülemeyen icatlar (örneğin, dünya yüzeyini UV kesici camla kaplayarak ultraviyole ışınların artışını önleme yöntemi gibi) da endüstriyel kullanım olasılığı yoktur. İnsanları ameliyat etme, tedavi etme veya teşhis etme yöntemlerinin icatları da, endüstriyel kullanım olasılığının kabul edilmemesi nedeniyle, patent alınamaz.
Yeni Bir Buluş
Buluş sahibi, buluşunun yeni bir teknoloji olduğunu düşünse bile, bu buluş mevcut teknolojiyle aynıysa, patent hukukunun endüstriyel gelişmeye katkı amacı göz önünde bulundurulduğunda, patent hakkı verilmemelidir.
Patent Hukuku Madde 29, Fıkra 1 (Japon Patent Hukuku)
Endüstriyel olarak kullanılabilir bir buluş yapan kişi, aşağıda belirtilen buluşlar dışında, buluşu için patent alabilir.
1. Patent başvurusundan önce Japonya’da veya yabancı bir ülkede genel olarak bilinen buluşlar
2. Patent başvurusundan önce Japonya’da veya yabancı bir ülkede genel olarak uygulanan buluşlar
3. Patent başvurusundan önce Japonya’da veya yabancı bir ülkede, dağıtılan yayınlarda belirtilen buluşlar veya elektrik iletişim hatları aracılığıyla genel halkın kullanımına sunulan buluşlar
Birinci “genel olarak bilinen buluş” (genel bilgi) terimi, içeriği belirsiz bir kişi tarafından gizli olmayan ve bilinen bir buluşu ifade eder. Gizlilik yükümlülüğü olan birçok kişi tarafından bilinse bile, genel bilgiye dahil edilmez. Ancak, gizlilik yükümlülüğü olmayan bir kişi tarafından bilindiğinde, bu tek bir kişi olsa bile genel bilgi olur. Buluş sahibinin veya başvuru sahibinin gizli tutma niyeti önemli değildir.
İkinci “genel olarak uygulanan buluş” (genel kullanım buluşu) terimi, buluşun içeriğinin genel olarak bilinen veya bilinme riski olan bir durumda uygulandığı bir buluşu ifade eder. Örneğin, bir fabrikada, belirsiz bir kişiye bir ürünün üretim durumunu gösterme durumu düşünülebilir.
Üçüncü “dağıtılan yayınlar” terimi, “yayınlar” genel halka dağıtım yoluyla açıklanması amaçlanan çoğaltılmış belgeler, çizimler veya diğer benzer bilgi aktarım araçlarını ifade eder. “Dağıtım”, belirsiz bir kişinin görebileceği bir durumda olması anlamına gelir ve gerçekte birinin bu yayını gördüğü gerçeği gerekli değildir.
Ayrıca, “elektrik iletişim hatları aracılığıyla genel halkın kullanımına sunulan buluş” genellikle interneti ifade eder ve “genel halkın kullanımına sunulmuş” belirsiz bir kişinin görebileceği bir durumda olması anlamına gelir ve gerçekte birinin eriştiği gerçeği gerekli değildir.
İlerlemeye Sahip Olma
Endüstriyel gelişmeyi hedefleyen Japon Patent Yasası’nın amacı göz önünde bulundurulduğunda, normal bir teknisyenin kolayca icat edebileceği bir şeye tekel hakkı olan patent hakkı vermek, sadece teknolojik ilerlemeye yardımcı olmaz, aynı zamanda engel olur. Japon Patent Yasası’nın 29. maddesinin 2. fıkrasının amacı, bu tür icatları patent verme hedefinden çıkarmaktır.
Japon Patent Yasası Madde 29 Fıkra 2
Bir icadın patent başvurusundan önce, bu icadın teknolojik alanında normal bilgiye sahip bir kişi tarafından kolayca icat edilebildiği durumlarda, bu icat, bu fıkranın hükümlerine rağmen, patent alamaz.
İlerlemeye sahip olma, bir icadın patent alıp alamayacağı konusunda son derece önemli bir gereklilik olup, bu nedenle karar vermek zor olabilir ve patent anlaşmazlıklarında sıklıkla en büyük tartışma noktası haline gelir.
İlerlemeye sahip olup olmadığının belirlenme yöntemi, Japon Patent Ofisi’nin İnceleme Kriteri 26’ya göre, “Mevcut İcadın Tanınması”, “Ana Atıf İcadı vb. Atıf İcadının Tanınması”, “Karşılaştırma”, “Mantıksal Gerekçelendirme (Farklılıkların Değerlendirilmesi)” aşamalarında gerçekleştirilir.
Öncelikli Başvuru
Patent hakları, özel niteliktedir ve bu nedenle, bir icat için yalnızca bir patent verilir (bir icat, bir patent ilkesi, çift patentin reddedilmesi ilkesi). Aynı icat için birden fazla başvuru yapıldığında, hangi başvuruya patent verilmesi gerektiği konusunda, öncelikli başvuru ilkesi geçerlidir.
Patent Kanunu Madde 39 (Öncelikli Başvuru)
Aynı icat için farklı günlerde birden fazla patent başvurusu yapıldığında, ilk patent başvurusunda bulunan kişi yalnızca bu icat için patent alabilir.
Aynı icat için birden fazla başvuru yapıldığında, hangi başvuruya patent verilmesi gerektiği konusunda, icadın önceliğine dayanarak, ilk icat eden kişiye patent verme ilkesi ve icadın önceliğini sorun etmeksizin, ilk başvuran kişiye patent verme ilkesi olmak üzere iki yaklaşım bulunmaktadır. Ancak, Japonya’da, öncelikli başvuru ilkesi benimsenmiştir.
Özellikle, Japon Patent Kanunu’nda aşağıdaki gibi hüküm bulunmaktadır:
- Aynı icat için farklı günlerde birden fazla patent başvurusu yapıldığında, ilk patent başvurusunda bulunan kişi yalnızca bu icat için patent alabilir. (Patent Kanunu Madde 39, Fıkra 1)
- Aynı icat için aynı gün birden fazla patent başvurusu yapıldığında, patent başvuru sahiplerinin anlaşması ile belirlenen tek başvuru sahibi yalnızca bu icat için patent alabilir. (Aynı madde, Fıkra 2)
- Bir icat, pratik yeni tasarım başvurusu ile ilgili bir buluş ile aynı olduğunda, yukarıdaki ile aynı şekilde ele alınır. (Aynı madde, Fıkra 3 ve 4)
Patent Haklarının Elde Edilmesinin Avantajları Nelerdir?
Patent haklarına sahip olan şirketler veya bireylerin iş faaliyetlerine aşağıdaki üç avantajı sağlama potansiyeli vardır.
Diğer şirketlerin taklit ürünlerini yasal zorunlulukla dışlayabilirsiniz
Rekabet Yasası (Japon Rekabet Yasası), “özel tekel, haksız ticaret kısıtlamaları ve haksız ticaret uygulamalarını yasaklar, işletme kontrol gücünün aşırı yoğunlaşmasını önler, üretim, satış, fiyat, teknoloji vb. haksız kısıtlamaları ve diğer tüm iş faaliyetlerinin haksız kısıtlamalarını birleştirme, anlaşma vb. yöntemlerle dışlar. Bu, adil ve serbest rekabeti teşvik eder, işletmecilerin yaratıcılığını sergiler, iş faaliyetlerini canlandırır, istihdam ve ulusal reel gelir seviyesini yükseltir ve böylece genel tüketici çıkarlarını korur ve demokratik ve sağlıklı ulusal ekonomik gelişmeyi teşvik eder” (Rekabet Yasası Madde 1). Ancak, Madde 21’de (Fikri Mülkiyet Haklarının Kullanılması) “Bu yasanın hükümleri, Telif Hakkı Yasası, Patent Yasası, Faydalı Model Yasası, Tasarım Yasası veya Ticari Marka Yasası ile tanınan hakların kullanılmasına uygulanmaz” denmektedir.
Yani, patent hakları, patent sahibine icadı tekel hakkı verir ve bu, Rekabet Yasası’nın uygulamasının bir istisnasıdır.
Teknolojik gelişmelerin sonucu olan bir ürünü piyasaya sürdüğünüzde, teknolojinin içeriği açıklanır ve diğer şirketlerin taklit ürünlerinin tehdidi altında kalırsınız. Ancak, ürünün patent haklarını elde ederseniz, diğer şirketlerin taklit ürünlerinin satışını yasal zorunlulukla dışlayabilirsiniz.
Patent sahipleri, patent haklarının ihlali durumunda durdurma talebi (Japon Patent Yasası Madde 100) veya tazminat talebi (Japon Medeni Yasası Madde 709) dava açabilirler.
Durdurma talebi, kendi patent haklarını ihlal eden veya ihlal etme riski olan kişilere karşı ihlalin durdurulması veya önlenmesi talebidir. Durdurma talebi kabul edilirse, davalının taklit ürünlerin üretimini durdurması gerekecektir, ancak taklit ürünlerin imhasını ve üretim tesislerinin kaldırılmasını da talep edebilirsiniz.
Tazminat talebi, patent haklarının ihlali nedeniyle patent sahibine zarar veren kişiye karşı zararın tazminini talep eder. Tazminat talebi kabul edilirse, taklit ürünlerin üretimi ve satışı nedeniyle patent sahibinin uğradığı zarara denk gelen bir miktarı, patent sahibine ödemek zorunda kalacaktır.
Patent sahibi olmayan kişiler, patent ihlali davası açma riskini alarak taklit ürünlerin satışını tereddüt etmeye başlarlar.
Lisans geliri elde edebilirsiniz
Patent hakkı elde ederseniz, icadınızı tekel hakkı elde edebilirsiniz, ancak mutlaka tekel hakkı elde etmeniz gerekmez. Patent hakkı elde eden kişiler, diğer işletmelerle “icadımı kullanabilirsiniz, ancak bana para ödemeniz gerekir” şeklinde bir anlaşma yapabilirler. Bu, sözde “lisans anlaşması”dır, ancak sermaye gücü sınırlı olan işletme sahipleri için, kendi üretimlerini yapmaktansa, büyük bir şirketle lisans anlaşması yapmak ve karın bir kısmını almak daha mantıklı olabilir. Patentli bir icadı içeren ürünlerin üretimi ve satışıyla ilgili maliyetleri kendiniz karşılamadan, ürünün piyasada kabul görmediği durumlarda riski azaltabilirsiniz.
Patent Yasası, patentli bir icadı patent sahibi olmayan bir kişinin iş olarak uygulama hakkını tanır ve bu hakkı uygulama hakkı olarak adlandırır ve uygulama hakkı, özel uygulama hakkı (Japon Patent Yasası Madde 77) ve genel uygulama hakkı (Japon Patent Yasası Madde 78) olmak üzere ikiye ayrılır.
Patent lisans anlaşmasında, patent sahibi lisans veren olarak adlandırılır ve anlaşmanın diğer tarafı lisans alıcı olarak adlandırılır, ancak patent lisans anlaşmasının anlaşma şekli, özel uygulama hakkı lisans anlaşması ve genel uygulama hakkı lisans anlaşması olmak üzere ikiye ayrılır. Özel uygulama hakkı lisans anlaşması, sadece lisans alıcının patentli icadı uygulayabileceği ve lisans veren olan patent sahibinin bile patentli icadı uygulayamayacağı bir anlaşma türüdür. Öte yandan, genel uygulama hakkı lisans anlaşması, hem lisans verenin hem de lisans alıcının patentli icadı uygulayabileceği bir anlaşma türüdür.
Her iki anlaşma şeklinde de, lisans alıcının patentli icadı uygulayabileceği bölge, uygulama süresi, royalty ödeme yöntemi vb. koşullar, her iki tarafın anlaşması altında serbestçe belirlenebilir.
Pazarlamada kullanabilirsiniz
Patent Yasası’nda, “Patent sahibi, özel uygulama hakkı sahibi veya genel uygulama hakkı sahibi, Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanlığı Yönetmeliği’ne göre, patentli bir ürün veya ürünün ambalajına patent göstergesi eklemeye çalışmalıdır” (Japon Patent Yasası Madde 187) şeklinde bir hüküm bulunmaktadır.
Bu patent göstergesi “çalışmalıdır” sadece bir yükümlülük değildir, ancak patent hakkı elde eden ürünleri satan şirketlerin çoğu, “patent alındı” veya “patent no. 〇〇〇” gibi göstergeleri aktif olarak kullanmaktadır. Patent göstergesini bir ürüne ekleyerek, bu ürünün yüksek teknolojik yeteneklerin desteği olduğu izlenimini müşterilere verir ve satın alma isteğini çıkarabilir. Ayrıca, bir şirketin teknolojik yeteneklerini dışa vurmak için bir malzeme olabilir ve daha da önemlisi, “güvenilir bir şirket olan patent alabilir” imajını oluşturabilir. Sadece “patent başvurusu yapıldı” bile, şirket imajını yükseltebilir ve pazarlamada kullanılabilir.
Özet
Patentler, başvurulduğunda her zaman onaylanacak anlamına gelmez, çeşitli nedenlerle kayıt reddedilme durumları sıkça yaşanabilir.
Böyle durumlarda, Japon Patent Ofisi’nden neden patent olarak kabul edilmediğini belirten bir ‘Red Nedeni Bildirim Mektubu’ alınır ve başvuru sahibi yazılı olarak itiraz edebilir. Ancak, gereksinimlerin karşılanıp karşılanmadığını önceden, deneyimli bir avukatla birlikte, dikkatlice kontrol etmek gereklidir.
https://monolith.law/corporate/intellectual-property-infringement-risk[ja]
Category: General Corporate
Tag: General CorporateIPO