Ticari Marka Haklarının İhlal Edildiğinin Keşfedilmesi Durumunda Uyarı Mektubu Nasıl Yazılır
Kendi ticari marka haklarınızı ihlal eden ürün veya hizmetler varsa, hak sahibi ticari marka haklarına dayanarak bu kullanımın durdurulmasını veya tazminat talep etme hakkına sahiptir. Ticari marka ihlali davaları veya geçici tedbirler aracılığıyla çözüm bulunabilir, ancak genellikle ilk adım, dışarıda bir ‘uyarı mektubu’ göndermektir.
Bu uyarı mektubunu, hak sahibi kendisi oluşturup gönderebilir veya bir uzmana başvurarak oluşturmasını ve göndermesini isteyebilir. Ayrıca, özellikle son yıllarda, liste reklamlarındaki ticari marka ihlalleri de önemli bir sorun haline gelmeye başlamıştır, ancak bu durumda da temel tedbirler aynıdır.
İhtarname Göndermek İçin Bilgi Toplama
Tescilli bir markayı kullanıyor olsanız bile, bu her zaman marka hakkı ihlali anlamına gelmez. İhtarname göndermeden önce, bunun gerçekten bir marka hakkı ihlali olup olmadığını dikkatlice değerlendirmeniz gerekmektedir. Bu makalede ayrıntılara girmeyeceğiz, ancak marka hakkı, kendi tescilli markanızı yazma gibi genel eylemleri yasaklama hakkı değildir. Yasaklanabilen, sadece belirli koşulları karşılayan bir kullanım olan “marka kullanımı” olarak adlandırılan şeydir. Bu konuda aşağıdaki makalede ayrıntılı bir açıklama yapılmıştır.
https://monolith.law/corporate/trademark-infringement-cases-illegalityjudgment[ja]
Gerçekten marka hakkının ihlal edildiği bir durumda olup olmadığını belirlemek için, öncelikle kendi marka hakkınız ve diğer tarafın ürün/hizmetleri hakkında bilgi toplayıp düzenlemeniz gerekmektedir.
Kendi Marka Hakkınız Hakkında
Aynı ismi kullanan ürünler ve hizmetler olsa bile, eğer kategorileri farklıysa, bu bir marka hakkı ihlali olmaz. İhtarname oluşturmadan önce, kendi marka hakkınız hakkında bilgi toplayın ve tescilli markanın kapsama alanını tam olarak doğrulayın.
- Kayıt numarası
- Hakların süresi dolma tarihi
- Marka
- Belirlenmiş ürün/hizmetlerin içeriği
Nadir bir durum olsa da, yenileme kayıt ücretini unuttuğunuz için marka hakkının sona ermiş olabileceği durumları da vardır. Bu nedenle, hakların süresi dolma tarihini her zaman kontrol etmelisiniz. Ayrıca, kendi marka kullanım durumunuzu da anlamanız gerekmektedir. Çünkü, gerçekten işletme vb. için kullanılan bir marka olmadıkça, kayıt edilemez ve zaten kayıtlı olan bir marka bile kullanılmıyorsa, koruma kapsamına girmez.
Gerçekte kullanılmayan bir marka hakkında iptal talebi herkes tarafından yapılabilir ve ihtarname gönderildiği için, diğer tarafın markanın kullanılmaması nedeniyle iptalini talep ettiği ve duruşma talep ettiği bir duruma dönüşebilir. Bilgi toplama aşamasında, tescilli marka hakkında kesinlikle kendi hakkınız olduğunu doğrulamayı ihmal etmeyin.
Diğer Tarafın Ürün/Hizmetleri Hakkında Bilgi
Bunun gerçekten bir hak ihlali olup olmadığını değerlendirmek için, marka hakkı ihlali yaptığı düşünülen ürünler hakkında da bilgi toplamanız gerekmektedir. Ürünün kendisi, ürünün ambalajı, katalog, reklam materyalleri, web sitesi bilgileri vb. üzerinden, hangi ürünün nasıl satıldığını tam olarak doğrulamanız gerekmektedir. Ayrıca, ihtarname ile sorun çözülmez ve yasal işlem yapmanız gerektiğinde, diğer tarafın iş faaliyetleri ve iş kapsamı hakkında belgeler, kar hakkında bilgiler vb. dahil olmak üzere, her bir bilgiyi kanıt olarak saklayın. İnternet üzerindeki bilgilerin kanıt koruması için aşağıdakilere bakınız.
https://monolith.law/reputation/identifying-contributors-after-deletion[ja]
İhlal Edenin Belirlenmesi
İhtarname göndermek için, gönderilecek adresi bilmeniz gerekmektedir. İhtarname oluşturmadan önce, diğer tarafın iletişim bilgilerini bildiğinizi doğrulayın.
Özellikle, internet üzerinde satılan ürünler söz konusu olduğunda, marka hakkını ihlal eden ürünün satıcısının kimliği belirlenemeyebilir. İnternet üzerinde ürün satan işletmeler, belirli ürün işlemleri yasasına dayanarak, adlarını, adreslerini, iletişim bilgilerini göstermek zorundadırlar, ancak yanıltıcı bilgiler gösteren veya hiç göstermeyen durumlar da nadir değildir.
Ancak, marka hakkını ihlal edenin kim olduğunu bilmiyorsanız, ihtarname gönderemezsiniz. Ayrıca, diğer tarafın adı veya adresi bilinmiyorsa, satıcıya karşı geçici tedbir talebi veya dava açma gibi yasal önlemler almak da zordur. Bu tür durumlarda, sağlayıcı sorumluluk sınırlama yasasına dayanarak, marka hakkı ihlali ürünlerini satan alışveriş sitesinin operatörü veya satış sitesinin kiralık sunucusu vb. hakkında gönderen bilgilerinin açıklanmasını talep etme seçeneği de vardır.
https://monolith.law/reputation/disclosure-of-the-senders-information[ja]
Ayrıca, diğer taraf kendi alan adını kullanıyorsa, whois bilgilerinden diğer tarafı belirleyebilirsiniz.
https://monolith.law/reputation/whois[ja]
https://monolith.law/reputation/ansi-whois-howto[ja]
Uyarı Mektubunun Formatı ve Nasıl Yazılacağı
Uyarı mektubu genellikle içerik belgeli posta veya normal posta ile gönderilir. Posta gönderme yöntemi ve belgenin başlığı, ticari marka ihlalinin durumuna göre belirlenmelidir. Eğer durum ciddiyse, içerik belgeli posta ile “Uyarı Mektubu” gönderilir. Eğer durum kasıtlı bir kullanım değil ve sorunun kolayca çözülebileceği düşünülüyorsa, normal posta ile iş mektubu formatında “İletişim” veya “Bildirim” gönderilir.
Unutmayın, bazı kötü niyetli internet işletmecilerinin adresleri sahte olabilir. Normal postayı kullanırken bile, uyarı mektubunun alındığını doğrulayabilmek için, takip edilebilen bir posta gönderme yöntemi olan kayıtlı posta veya teslimat belgeli posta kullanmak daha iyidir.
Eğer durum çok ciddi değilse ve ticari markanın kullanımının durdurulması yeterliyse, uyarıyı e-posta ile gönderme durumu da olabilir. Ancak, bir uzmana vekalet vererek içerik belgeli posta gönderdiğinizde karşılaştırıldığında, bu durumun göz ardı edilme olasılığı daha yüksektir. Bu nedenle, kesin bir yanıt almak istiyorsanız, uyarı mektubunu yazılı olarak göndermelisiniz.
Uyarı Mektubunda Belirtilmesi Gereken İçerik
Uyarı mektubunun formatı konusunda özel bir kural yoktur. Ancak, aşağıdaki maddeleri en azından yazmak önemlidir.
Kendi Şirketinizin Tescilli Markasını Belirleyen Bilgiler
- Kayıt numarası
- Markanın içeriği
- Belirlenmiş ürünler, belirlenmiş hizmetler
Hangi Eylemlerin Marka Hakkı İhlali Olduğu
Bu bölümde, önceden toplanan belgelerin incelemesi sonucunda, “karşı tarafın kullandığı markanın kendi tescilli markanıza benzediği” ve “karşı tarafın iş türünün kendi belirlenmiş ürün/hizmetlerinizle aynı veya benzer olduğu” konularını belirtirsiniz. Bunun neden marka hakkı ihlali olduğunu karşı tarafa da anlatabilmek için, mümkün olduğunca detaylı bir şekilde belirtmeye çalışın.
Karşı Tarafa Yönelik Talepler
Bu bölümde, marka hakkı ihlali konusunda karşı taraftan hangi tür bir yanıt beklediğinizi belirtirsiniz.
Temelde, “markanın kullanımını durdurmasını istiyorum” şeklinde bir durdurma talebi yaparız.
Marka hakkı ihlali nedeniyle büyük zarar görüldüğünde, markanın kullanılması sonucu oluşan zararın tazminini talep eden tazminat talebi, haksız yere o markayı kullanarak elde edilen kazancın iadesini talep eden haksız kazanç iadesi talebi, markanın izinsiz kullanımı nedeniyle markaya zarar verildiği için bunun halka açıklanmasını ve özür dilenmesini talep eden itibar düzeltme önlemi talebi de düşünülebilir. Ayrıca, markanın kullanımına belirli bir ücret karşılığında izin verme niyetindeyseniz, lisans sözleşmesinin hazırlıklarının olduğunu belirtip, karşı tarafı lisans sözleşmesi müzakerelerine yönlendirebilirsiniz.
Yanıt Yöntemi ve Yanıt Süresi
Özellikle, yanıt süresini belirlemeyi unutmayın. Karşı tarafın da gerçekten bu durumun bir marka hakkı ihlali olup olmadığını incelemek için zamana ihtiyacı vardır ve hemen yanıt veremeyebilir. Önceden bir süre belirlerseniz, bu süre içinde yanıt vermenin zor olacağı durumlarda, bu konuda bir yanıt göndermeleri beklenir. Hızlı bir yanıt beklediğinizden elbette, karşı tarafın yanıt verme niyetinin olup olmadığını, yoksa basitçe uyarı mektubunu görmezden mi geldiğini belirlemek için de, yanıt süresini belirtmek çok önemlidir. Ayrıca, yanıt süresi ile birlikte, süre içinde bir yanıt alınamazsa hukuki işlemleri veya cezai şikayetleri düşündüğünüzü belirtmek geneldir.
İhtarname Gönderildikten Sonraki Müzakereler
İhtarname gönderildikten sonra, muhatabın tepkisine göre yanıtınız değişecektir. Dolayısıyla, yanıtın varlığına veya içeriğine göre, sonraki müzakereleri düşünmek gerekmektedir.
Yanıt Verildiği Durumda
Muhatap, ihtarnameyi okur ve bunun gerçekten bir marka hakkı ihlali olup olmadığını inceledikten sonra, bir yanıt gönderir.
Tescilli markayı bilmeden kullandıklarını belirtirlerse, genellikle taleplerimize hızlı bir şekilde yanıt verirler.
Tersine, eğer muhatap marka hakkı ihlalini kabul etmezse, hak ihlali iddianızın geçerliliğini tekrar incelemeniz gerekecektir. Tarafların iddiaları çeliştiğinde, bir dava veya ceza davası açmayı düşünmek de bir seçenektir. Hukuki işlemler hem maliyetli hem de emek yoğun olacağından, davanın kazanılma olasılığı, muhatabın mali gücü, davanın gerekliliği vb. hukuki yollara başvurup başvurmamanın kararı dikkatli bir değerlendirme gerektirir. Tazminat veya lisans hakkında da müzakereler dahil olmak üzere, muhatabın yanıtına nasıl bir tepki verileceği, her durum için ayrı ayrı düşünülmesi gereken zor bir sorundur. Eğer muhatap taleplere yanıt vermezse ve sorun kolayca çözülmezse, bir uzmana başvurmanızı öneririz.
Yanıt Verilmediği Durumda
İhtarname gönderilmesine rağmen, belirtilen süre içinde yanıt verilmezse, ihtiyaten ihtarnameyi tekrar göndeririz.
Gerçekten de, patent vekili veya avukat tarafından hazırlanan bir ihtarname durumunda, muhatabın bunu görmezden gelmesi daha az olasıdır. Eğer muhatap ihtarnameyi görmezden gelirse, bir uzmana hazırlatıp tekrar göndermek, bir tepki almanız daha olasıdır.
İkinci kez gönderilen ihtarnameye de yanıt verilmezse, dava açmayı düşünmek durumunda kalırsınız.
Bu tür bir süreç ve somut dava açma yöntemleri, marka hakkı ihlalinin durumuna ve durumuna göre değişir, ancak örneğin, listeleme reklamlarındaki marka hakkı ihlalleri hakkında aşağıdaki makalede ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
https://monolith.law/corporate/listing-ads[ja]
Özet
Anlaşmazlık yaşamaktan kaçınmak için, uyarı mektubu göndermeyi tereddüt edenler olabilir. Ancak, gerçekte, çoğunlukla bilmeden ve kasıtlı olmayarak ticari marka haklarını ihlal eden durumlarla karşılaşıyoruz. Bu nedenle, erken aşamada uyarıda bulunursanız, çoğu zaman sorunsuz bir şekilde yanıt verirler. Uyarıda bulunmadan durumu göz ardı etmeye devam ederseniz, diğer tarafın ticari markayı kullanmayı bırakmayı kolayca düşünmeyeceği olasılığı da artar. Bu yüzden, ticari marka hakkı ihlali tespit edildiğinde, hızlı bir şekilde uyarı mektubu göndermek en iyisidir.
Ancak, bu durum çözümü aceleye getirmeniz ve bunun gerçekten ticari marka hakkı ihlaline girip girmediğini göz ardı etmeniz gerektiği anlamına gelmez. Gönderilen uyarı mektubunun iddialarında bir boşluk varsa, diğer taraf ile sorun yaşama ihtimalinizi göz önünde bulundurarak dikkatli bir şekilde karar vermelisiniz. Ticari marka hakkı ihlali uyarı mektubu göndermek istiyorsanız, sadece müzakere veya dava gerektiğinde değil, aynı zamanda hızlı ve kesin bir çözüm için de bir avukata başvurmayı düşünmenizi öneririz.
Category: General Corporate
Tag: General CorporateIPO