e-Spor Oyuncularının İşçi Statüsü ve Hukuki Koruma

Son yıllarda, e-spor endüstrisinin hızlı gelişimiyle birlikte, oyuncuların yasal statüsü hakkında tartışmalar yoğunlaşmaktadır.
Bir e-spor organizasyonu olarak, oyuncularla sözleşme yaparken, ilgili oyuncunun Japonya İş Kanunu veya Japonya Sendikalar Kanunu’na göre “işçi” olarak kabul edilip edilmediğini dikkatlice değerlendirmek gerekmektedir.
Organizasyon ile oyuncu arasındaki sözleşmeye hangi yasal düzenlemelerin uygulanacağı, oyuncunun zaman ve mekân açısından kısıtlanıp kısıtlanmadığı, oyuncuya verilen talimatların derecesi, ödemenin yöntemi ve miktarı gibi hizmet sunumunun gerçeklerine dayanarak, bireysel ve somut bir şekilde belirlenir.
Sporcuların İşçi Statüsü ile İlgili Hukuki Yorumlar
Japonya İş Kanunu’nun 9. maddesi, “işçi”yi “meslek türüne bakılmaksızın, bir iş veya ofiste çalıştırılan ve ücret ödenen kişi” olarak tanımlar.
Ayrıca, Japonya İş Sözleşmesi Kanunu’nun 2. maddesinin 1. fıkrasında da “işçi”, “işveren tarafından çalıştırılan ve ücret ödenen kişi” olarak belirtilmiştir.
Bu tanımları göz önünde bulundurarak, geleneksel profesyonel sporlar açısından baktığımızda, beyzbol ve futbol gibi profesyonel sporcuların, Japonya İş Kanunu ve Japonya İş Sözleşmesi Kanunu’na göre “işçi” olarak kabul edilmediği görüşü yaygındır.
Bu durumun sebepleri arasında, profesyonel sporculara özgü uzmanlık, hizmet sunum süresinin sınırlılığı, yıllık maaş veya performansa dayalı ödeme sistemleri ve üst düzey sporcuların yüksek ücretleri gibi unsurlar yer almaktadır.
e-Spor Oyuncularının “İşçi” Niteliğinin İncelenmesi
e-Spor takımlarına bağlı oyuncuların yasal olarak “işçi” sayılıp sayılmadığı, işveren olarak çeşitli yükümlülükler üstlenmesi gereken bağlı kuruluşlar için önemli bir konudur.
Oyuncuların Japonya İş Kanunu ve Japonya İş Sözleşmesi Kanunu’na göre “işçi” sayılması durumunda, takımın yönetim kuruluşu “işveren” olarak yasal çalışma saatleri ve asgari ücret gibi kurallara uymak zorunda kalacaktır.
Ayrıca, kuruluşun oyuncularla olan sözleşmeyi tek taraflı olarak sonlandırması, fesih hakkının kötüye kullanılması riskini taşıyabilir.
e-Spor Oyuncularının Hukuki Statüsünün Özellikleri
e-Spor oyuncularının faaliyet biçimi, geleneksel sporcularınkinden farklı özellikler taşır.
Çevrimiçi faaliyetlerin ağırlıkta olması nedeniyle, fiziksel hareketlilik ve kısıtlamalar nispeten azdır. Ancak, internet yayını ve sosyal medya üzerindeki faaliyetler gibi, geleneksel sporcularda görülmeyen yükümlülükler de az değildir.
Ayrıca, birden fazla oyun başlığında faaliyet gösteren veya aynı anda yayıncı olarak da çalışan oyuncular da bulunmaktadır ve bu çalışma biçimi, geleneksel sporlardan daha fazla çeşitlilik göstermektedir.
Özel faaliyet biçimleri olarak, bir takıma bağlı olup aylık 250,000 yen sabit maaş alarak turnuvalara katılan oyuncular, oyun üreticileri gibi şirketlere bağlı olarak kurumsal işlerin bir parçası olarak faaliyet gösteren oyuncular, bağımsız olarak sponsor sözleşmeleri yapan oyuncular gibi çeşitli biçimler mevcuttur.
Bir takıma bağlı olan oyuncular için de, takımın verdiği talimatların içeriği ve derecesi, zaman ve mekân kısıtlamalarının durumu, ücretin belirlenme yöntemi gibi unsurlar, her bir duruma göre farklılık gösterir.
Yargı Kararlarından İşçi Statüsünün Değerlendirme Kriterleri
Yargı kararlarına bakıldığında, Japonya Sumo Derneği Davası’nda (Tokyo Bölge Mahkemesi Kararı, 25 Mart 2013, Rodo Hanrei No. 1079, s. 152), güreşçiler ile Japonya Sumo Derneği arasındaki sözleşme ilişkisinin bir iş sözleşmesi değil, ücretli iki taraflı bir sözleşme olarak özel hukukta isimsiz bir sözleşme niteliği taşıdığına karar verilmiş ve güreşçilere emeklilik tavsiyesinde bulunulmasının işten çıkarma yetkisinin kötüye kullanılması ilkesine tabi olmadığı belirtilmiştir.
Öte yandan, Japonya İşçi Sendikaları Yasası ile olan ilişkide farklı bir değerlendirme yapılmıştır.
Japonya Profesyonel Beyzbol Organizasyonu Davası’nda (Tokyo Yüksek Mahkemesi Kararı, 3 Eylül 2004, Rodo Hanrei No. 879, s. 90), profesyonel beyzbol oyuncularının Japonya İşçi Sendikaları Yasası’na göre “işçi” statüsüne sahip olduğu kabul edilmiş ve oyuncular birliği, Japonya İşçi Sendikaları Yasası’na göre “işçi sendikası” olarak değerlendirilmiştir.
Bu sonucun bir sonucu olarak, toplu örgütlenme hakkı ve toplu pazarlık hakkı gibi Japonya İşçi Sendikaları Yasası’ndaki haklar profesyonel sporcular için de güvence altına alınmış ve bağlı bulundukları organizasyon, çalışma koşulları gibi konularda oyuncularla toplu pazarlık yapmayı reddedemez hale gelmiştir.
Çalışan Statüsünün Belirlenmesine Yönelik Pratik Kılavuz
Genel değerlendirme kriterleri olarak, oyun içeriğinin oyuncunun becerisine ve takdirine bırakıldığı, maç veya antrenman saatleri dışında zaman ve mekân kısıtlamasının az olduğu, yıllık maaş sistemi veya performansa dayalı ödeme sisteminin benimsendiği ve üst düzey oyunculara yüksek miktarda ödeme yapıldığı durumlarda, diğer profesyonel sporcular gibi, Japonya İş Kanunu ve Japonya İş Sözleşmesi Kanunu’na göre “çalışan” olarak değerlendirilme olasılığı düşüktür.
Buna karşılık, oyun içeriği ve ilgili işlere yönelik detaylı talimatların bulunduğu, çalışma saatleri ve yerinin sıkı bir şekilde kontrol edildiği ve performansa bakılmaksızın sabit bir ücretin ödendiği durumlarda, Japonya İş Kanunu ve Japonya İş Sözleşmesi Kanunu’na göre “çalışan” olarak değerlendirilme olasılığı artar.
e-Sporlara Özgü Sözleşme Dikkat Noktaları
Geleneksel sporlardan farklı olarak, e-spor oyuncularının sözleşmelerinde, oyun yayın hakları, imaj haklarının kullanımı ve sosyal medya üzerindeki ifadelerle ilgili kısıtlamalar gibi dijital içeriklerle ilgili hak ve yükümlülüklerin detaylı bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir.
Ayrıca, uluslararası turnuvalara katılım fırsatlarının fazla olması nedeniyle, Japonya’da geçerli olan yasaların (Japon Medeni Kanunu gibi) ve yetki alanının seçimine de dikkat edilmesi gerekmektedir.
Diğer Yasal Düzenlemelere Uyum
İş hukuku uygulaması olmasa bile, sporcularla yapılan sözleşmeler diğer yasal düzenlemelere tabidir.
Aşırı katı transfer kısıtlamaları veya rekabet etmeme yükümlülükleri, Japon Medeni Kanunu’nun 90. maddesi (1926) uyarınca kamu düzeni ve genel ahlaka aykırı olarak geçersiz sayılabilir.
Ayrıca, Japon Adil Ticaret Komisyonu, sporcuların ekonomik faaliyetlerine getirilen kısıtlamaların Japon Tekelcilik Karşıtı Kanunu’na (1947) göre sorun yaratabileceğini belirtmektedir.
Sonuç olarak, e-spor organizasyonları olarak, avukatlar gibi uzmanların görüşlerini de dikkate alarak, sporcularla yapılan sözleşmelerin hangi yasal düzenlemelere tabi olduğunu, faaliyetlerin gerçek durumuna uygun olarak bireysel ve somut bir şekilde değerlendirmek gerekmektedir.
Özellikle, dijital çağın kendine özgü hak ve yükümlülük ilişkileri ile uluslararası faaliyet ortamını göz önünde bulundurarak, detaylı bir sözleşme tasarımı önem kazanmaktadır.