MONOLITH LAW OFFICE+81-3-6262-3248Hafta içi 10:00-18:00 JST [English Only]

MONOLITH LAW MAGAZINE

General Corporate

Varlık Devri ve İşletme Devri Sorunlarını Önlemek için Yöneticilerin Oluşturması Gereken Aile Yönetişimi Nedir?

General Corporate

Varlık Devri ve İşletme Devri Sorunlarını Önlemek için Yöneticilerin Oluşturması Gereken Aile Yönetişimi Nedir?

Şirketler için varlık devri ve işletme devri kaçınılmaz konulardandır. Hâlif seçimi, mal paylaşımı, yönetim hakkının devri gibi karmaşık sorunlar birikmiş durumdadır ve bu durumlar aile içi çatışmalara veya şirketin karışıklığına yol açma ihtimalini inkâr edemeyiz.

Bu makalede, aile yönetişiminin benimsenmesiyle bu sorunların nasıl çözülebileceğini ve şirketin sürekli büyümesinin nasıl sağlanabileceğine dair ipuçları sunacağız. Ayrıca, işletme sahiplerinin vasiyetname hazırlarken dikkat etmeleri gereken noktaları detaylı bir şekilde açıklayacağız.

Yöneticilerin Varlık ve İşletme Devri İçin Aile Yönetişimi Kuralları Oluşturmanın Önemi

Aile yönetişimi oluştururken, yöneticilerin varlık devri ve işletme devri için önlemler düşünmenin anlamı ve vasiyetnamenin önemi hakkında bilgi verilecektir.

Yöneticiler İçin Varlık Devri ve İşletme Devrinin Önemi

Eğer bir yönetici, kendisine bir şey olduğunda bile şirketin sorunsuz bir şekilde yönetilmesini istiyorsa, varlık devri ve işletme devri ile ilgili sorunlara karşı önceden önlem almak zorunludur.

Yöneticilerin varlık devri ve işletme devrinde aşağıdaki gibi durumlar sıkça yaşanabilir:

Yöneticilerde Yaygın ÖzelliklerMeydana Gelebilecek Sorunlar
Çok sayıda paydaşa sahip olmak・Paydaşlar arasında anlaşmazlık çıkması kolaydır
・Varlıklar zarar görürse alacaklılar zor durumda kalır
Varlıkların büyük bir kısmını şirket hisselerinin oluşturmasıİşletme düzgün yönetilmezse varlıklar azalır

Kişisel varlıkların kaybolmasını veya paydaşların kargaşaya sürüklenmesini önlemek için, şirket yönetiminin sorunsuz devredilmesi ve istikrarlı bir şekilde devam ettirilmesi için hazırlıklar yapılması gereklidir.

İlgili makale: Yöneticilerin Aile Yönetişimi İçin Tasarlaması Gerekenler ve Yapılandırma & Yönetim Yöntemleri[ja]

Vasiyetname Hazırlamanın Gerekliliği

Varlık devri ve işletme devri sorunlarını çözmek için vasiyetname hazırlamak şarttır. Vasiyetname olmadan, miras, ilke olarak yasal mirasçılara yasal miras paylarına göre geçer. Vasiyetname olmayan miras durumunda miras paylaşımı görüşmeleri zorunludur ve bu görüşmeler genellikle anlaşmazlık kaynağı olur.

Gayrimenkul veya hisse senetleri gibi, yöneticiler çeşitli varlıklara sahiptir. Her bir varlığın değerleme yöntemi veya bölüşüm yöntemi konusunda bir kişi bile itiraz ederse, bu durum mahkeme yoluyla çatışmaya dönüşebilir.

Çatışma derinleşirse, sorunsuz işletme yönetimi ve varlık koruması üzerinde ciddi olumsuz etkiler oluşabilir, bu nedenle vasiyetname ile önceden miras içeriğini belirlemek önemlidir.

Vasiyetname Hazırlarken Gerekli Önlemler

Vasiyetname Hazırlarken Gerekli Önlemler

Yukarıda belirtildiği gibi, vasiyetname hazırlamak yöneticiler için zorunludur. Ancak, sadece vasiyetname hazırlamakla uygun miras işlemlerinin beklendiği gibi olacağını garanti edemezsiniz, vasiyetnameye ek olarak ayrı önlemler de gereklidir.

Bu, vasiyetnamenin içeriğine karşı çıkılarak çatışma çıkma ihtimali olduğundandır.

İşletme halefiyle ilgili memnuniyetsizlik veya grup çatışmaları varsa, mirasın zayi olması veya vasiyetnamenin geçersiz nedenlerini kullanarak çatışmanın ortaya çıkması mümkündür. Aşağıda açıklanacak olan mirasın zayi olması talebi veya vasiyetnamenin geçersizliğinin teyit edilmesi çatışmalarını göz önünde bulundurarak alınacak önlemler şarttır.

Ayrıca, vergi incelemesinde vergi düzenlemeleri reddedilirse, vergi makamlarıyla mücadele etmek zorunda kalabilirsiniz ve bu durum, varlık veya işletme devrinin planlandığı gibi gerçekleşmemesine neden olabilir.

Eğer bir çatışma ortaya çıkarsa, mirasçıların mücadele edebilmesi için bilgi paylaşımı yapmak da önemlidir.

Varlık ve İşletme Devralma Süreçlerinde Miras Payı İhlali ve Önlemlerin Önemi

Şirket hisseleri gibi varlıkları bulunan işletme sahipleri vasiyetname hazırlarken, “miras payı ihlali” sıkça karşılaşılan bir sorundur. Bu yazıda, miras payı ihlalinin ne olduğunu ve işletme sahiplerinin varlık ve işletme devralma süreçlerinde miras payı ihlaline karşı önlemler almanın önemini açıklayacağız.

Miras Payı İhlali Nedir?

Miras payı, miras bırakanın mal varlığı içinde, yasal olarak belirli mirasçılara ayrılmış olan ve miras bırakan tarafından serbestçe tasarruf edilemeyen payı ifade eder. Miras payının aksine, miras bırakan tarafından sınırlama olmaksızın tasarruf edilebilen paya serbest pay denir.

Miras payı ihlali, miras bırakanın serbest payı aşarak yaptığı tasarruflar sonucunda, mirasçıların elde ettiği payın miras payını karşılamadığı durumu ifade eder.

Miras payını ihlal eden bir vasiyet geçersiz olmaz. Ancak, miras payı ihlal edilen mirasçılar, miras bırakanın (bu makalede işletme sahibini kasteder) belirli bir mirasçıya yaptığı bağış veya hediye karşısında, ihlal edilen miktarı talep edebilirler. Buna miras payı ihlal miktarı talebi denir.

İşletme Sahiplerinin Miras Payı İhlali Sorunlarına Karşı Önlem Almaları Gereken Nedenler

Miras payı ihlal miktarı talebi ortaya çıktığında, planlanan sorunsuz işletme devralma süreci engellenebilir, bu nedenle önlemler alınması gerekmektedir.

İşletme sahiplerinin varlıkları genellikle kendi şirket hisselerinden oluşur, ancak işletme devralma sürecini sorunsuz ilerletmek için hisseleri belirli bir halefe yoğunlaştırmak yaygındır. Bu durum, halef ile diğer mirasçılar arasında adaletsizlik yaratarak, miras payı ihlal miktarı üzerine anlaşmazlıklara yol açabilir.

Ayrıca, miras payı ihlal miktarı talebiyle karşılaşan halefin, talep edilen miktarı ödemek için devraldığı hisseleri üçüncü bir tarafa satması gereken durumlar da vardır. Bu durumda, beklenmedik bir üçüncü tarafın hisseleri alması ve işletmeye katılması mümkün olabilir, bu da planlanan aile yönetişiminin çökmesine neden olabilir.

Miras payı ihlalinden kaynaklanan sorunları önlemek için, vasiyet hazırlamadan önce miras payı ihlali konusunda bir öngörüde bulunmak ve anlaşmazlıkları önlemek için önlemler almak önemlidir.

Önlemler Alınırken Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar

Miras payı ihlal miktarı talebine karşı önlemler alırken, miras payı sisteminin anlamını göz önünde bulundurarak önlemler almalısınız. Miras payı sisteminin anlamı, mirasçıların yaşam güvencesi gibi konularda, mirasa karşı belirli bir beklentiyi korumaktır. Mirasçılar arasında adaleti sağlamak ve olası haksız vasiyetler durumunda yasal mirasçıların haklarını korumak için bir rol oynar.

Bu öncülü göz ardı eden önlemler mevcut yasalarla uyumlu olmayacak ve anlamsız olacaktır. Etkili önlemler almak için, mevcut yasal miras payı sisteminin içeriğini ve anlamını tam olarak saygı duymak önemlidir.

Mirasın Zorunlu Payına Tecavüz Önlemlerini Değerlendirirken Bilinmesi Gereken Noktalar

Mirasın zorunlu payına tecavüz önlemlerini değerlendirirken, miras planlamasının zorunlu payı ihlal edip etmeyeceğini ve ihlal ediyorsa bunun boyutunu öngörmek önemlidir.

Burada, mirasın zorunlu payına tecavüz önlemlerini değerlendirirken bilinmesi gereken noktaları açıklıyoruz.

Zorunlu Paya Tecavüz Miktarının Hesaplama Yöntemi

Zorunlu paya tecavüz miktarı aşağıdaki formülle hesaplanır:

Zorunlu Pay Miktarı (Zorunlu payın hesaplanmasına temel olan varlık miktarı × Bireysel zorunlu pay oranı)
− Zorunlu pay sahibinin aldığı miras veya geçim için yapılan sermaye bağışının değeri
− Zorunlu pay sahibinin miras yoluyla elde ettiği varlıkların değeri
+ Zorunlu pay sahibinin üstlendiği borç miktarı

Bu hesaplama sürecinde, “Zorunlu payın hesaplanmasına temel olan varlık miktarı” özellikle tartışmaya açık bir konudur. Bu, miras bırakanın miras açılış anındaki varlıklarının değeri ile bağışlanan varlıkların değerinin toplamından, borçların tamamının düşülmesiyle elde edilen miktarı ifade eder.

“Zorunlu payın hesaplanmasına temel olan varlık miktarı”nın tartışmaya açık olmasının nedenleri şunlardır:

  • Varlıkların piyasa değerinin doğru bir şekilde değerlendirilmesi zordur
  • Gerçekleştirilen bağışların kapsamı ve değeri hakkında yorumların ayrılması kolaydır

Gerçekleştirilen bağış, miras açılış anına yakın bir zamanda yapılmışsa, miras bırakanın miras varlıklarına eklenerek düşünülmesi gereken bir kuraldır.

Gerçekleştirilen bağışla ilgili tartışmaları aşağıda daha ayrıntılı olarak açıklıyoruz.

Özel Yararlanma Olup Olmadığına Dair Tartışmalar

Mirasçılara yapılan bağışlarda, yalnızca “özel yararlanma” olarak kabul edilenler zorunlu payın hesaplanmasına temel olan varlık miktarına dahil edilir. Bu nedenle, bağışın özel yararlanmaya dahil olup olmadığının belirlenmesi çok önemlidir.

Özel yararlanma olarak kabul edilen bağışlar şunlardır:

  • Evlilik için yapılan bağışlar
  • Evlât edinme için yapılan bağışlar
  • Geçim için sermaye olarak yapılan bağışlar

Geçim için sermaye olarak yapılan bağışlar, bağımsızlık fonu veya konut gibi geniş bir yaşam temeli olarak işlev gören varlık transferlerini ifade eder.

Ancak, somut olarak hangi bağışların özel yararlanma olarak kabul edileceği, bireysel durumlar göz önünde bulundurularak kararlaştırılacağını anlamak önemlidir.

Belirli Bir Süre İçinde Yapılan Bağışların Tartışılması

Zorunlu payın hesaplanmasına temel olan varlık miktarına dahil edilecek bağışlar, bağışın ne zaman yapıldığına bağlıdır.

Bu, mirasçı olmayan kişilere yapılan bağışlar miras açılışından 1 yıl içinde, mirasçılara yapılan özel yararlanma bağışları ise miras açılışından önceki 10 yıl içinde yapılanlar için geçerlidir ve bu Japon Medeni Kanunu’nun bir hükmüdür.

Bağışın zamanını belirleme kriteri, bağış sözleşmesinin yapıldığı zamandır. Bağışın gerçekleştirildiği zaman önemli değildir, bu nedenle dikkatli olunmalıdır.

Ayrıca, tarafların her ikisi de zorunlu pay sahibine zarar vereceğini bilerek bağış yaptıklarında, süre sınırlaması kalkar. Gerçekleştirilen bağışın zamanını ve zorunlu paya tecavüzün bilinip bilinmediğini belirlerken dikkatli olunmalıdır.

Bağışın Değerlendirilmesi Hakkındaki Tartışmalar

Gerçekleştirilen bağışın değeri, miras açılış anındaki değer üzerinden hesaplanır. Yani, alıcı tarafından amaçlanan varlık yok edilmiş veya değeri artmış veya azalmış olsa bile, miras açılış anında hala orijinal durumda olduğu varsayılarak değerlendirme yapılır.

Yok edilen varlık, halka açık olmayan hisse senetleri gibi ise, miras anındaki değerlendirmesi zor olabilir ve tarafların görüşleri çoğunlukla çatışır. Miras açılış anındaki değerlendirme, o an bilinemediğinden, vasiyetname hazırlama aşamasında detaylı bir öngörüye sahip olmak da zordur.

Miras Payı İhlali Tazminat Taleplerine Yaklaşım Yöntemleri

Miras payı ihlali tazminat taleplerine karşı aşağıdaki adımlarla yaklaşımı değerlendiriyoruz.

  1. Hisse senetleri dışındaki varlıkların miras yoluyla devri veya bağışlanması
  2. Miras payından feragat
  3. İşletme Devralma Sürecini Kolaylaştırma Yasası (Japanese Smooth Business Succession Law) kapsamında sabit anlaşma veya hariç tutma anlaşmasının kullanımı

Ayrıca, aşağıdaki gibi diğer yaklaşımlar da etkili yöntemlerdir.

  • Yaşam boyu hediyeleşmeyi değerlendirme
  • Karşılıklı transferi değerlendirme
  • Hayat sigortasından yararlanma
  • Ölüm sonrası tazminatın kullanımı
  • Vasiyetnamenin ek açıklamalarını kullanma

Her birini ayrıntılı olarak açıklayacağız.

Hisse Senetleri Dışındaki Varlıkların Miras ve Bağış Yoluyla Devri

Yasal miras payı ihlaline karşı köklü bir çözüm yöntemi, baştan yasal miras payı ihlalinin oluşmayacağı bir vasiyetname hazırlamaktır.

Örneğin, diğer yasal miras payı hak sahiplerine hisse senetleri dışındaki varlıkları miras veya bağış yoluyla devretmek gibi yöntemler düşünülebilir.

Ancak, miras malvarlığının değerinin değişebileceği ihtimalini göz önünde bulundurmak zorundayız. Eğer vasiyetname hazırlandıktan sonra hisse senetlerinin değeri artarsa, mirasın açılması sırasında beklenmedik yasal miras payları ortaya çıkabilir.

Eğer yasal miras payı ihlalini önleyecek bir vasiyetname hazırlamak istiyorsanız, gelecekteki yasal miras payı hesaplamasına temel teşkil edecek varlıkların değerlendirmesini öngörmek gereklidir.

Miras Payından Feragat Müzakeresi

Miras payının ihlal edilmesinin kaçınılmaz olduğu durumlarda, miras payından feragat etme müzakeresi de çözüm yollarından biridir. Ancak, miras payından feragat müzakereleri, vasiyet sahibinin vefatından sonra gerçekleştirilir. Çıkar çatışması içinde olan taraflar arasında yürütüldüğü için zorlu geçme ihtimali yüksektir.

Öte yandan, miras payından feragat, mirasın açılmasından önce de yapılabilir. Önceden yapılan feragatın aile mahkemesi tarafından onaylanması için aşağıdaki şartlar gereklidir:

  • Miras payı hak sahibinin özgür iradesiyle feragat etmiş olması
  • Japanese Miras Hukuku’nun (相続法) prensiplerine dayanan objektif bir rasyonelliğin bulunması

Miras payı hak sahibi için herhangi bir avantaj sağlamadığından, onların aktif iş birliğini kazanmak zor olacaktır. Ancak, önceden yapılan feragat, aile yönetimi veya şirket yöneticileri tarafından yönlendirildiği için nispeten daha kullanışlıdır ve aktif olarak değerlendirilmesi gereken bir yöntemdir.

Yönetim Devri Süreçlerini Kolaylaştıran Japon ‘Yönetim Devri Süreçlerini Kolaylaştırma Kanunu’nda ‘Sabit Anlaşma’ ve ‘Hariç Tutma Anlaşması’

Eğer miras payından feragat etme konusunda anlaşmaya varılamazsa, Japon ‘Küçük ve Orta Ölçekli İşletmelerde Yönetim Devrinin Kolaylaştırılmasına İlişkin Kanun’ (Yönetim Devri Süreçlerini Kolaylaştırma Kanunu) kapsamındaki ‘Sabit Anlaşma’ ve ‘Hariç Tutma Anlaşması’nı kullanmayı düşünmelisiniz.

‘Hariç Tutma Anlaşması’ yapılması durumunda, anlaşmaya konu olan hisse senetleri, miras payı ihlali taleplerinin konusu olmaktan çıkar.

Ayrıca, ‘Sabit Anlaşma’ yapılmasıyla, anlaşma konusu hisse senetlerinin değerlendirmesi anlaşma anında sabitlenir ve miras payı ihlali taleplerinde, sonrasındaki değer artışları dikkate alınmaz.

Miras bırakanın vefatına kadar hisse senetlerinin değeri artsa bile, mirasçı olmayan kişilerin miras paylarının artması engellenmiş olur; bu da değerlendirme yöntemi üzerine yaşanan anlaşmazlıkları ortadan kaldıran bir avantajdır.

Unutulmamalıdır ki, ‘Hariç Tutma Anlaşması’ ve ‘Sabit Anlaşma’ birlikte kullanılabilir. Esnek çözümler sunabilse de, devralacak kişi ve varsayılan mirasçıların tümünün onayını almak zorunluluğu nedeniyle, bu yöntemler ağır bir yük de taşıyabilir.

Şirket Hisselerinin Yaşam Boyu Bağışı

Yaşam Boyu Bağışın Değerlendirilmesi

Mirasın hesaplanmasında temel varlık olarak kabul edilmeyen bir kapsamda yaşam boyu bağış yaparak şirket hisselerini devretmek, miras payı ihlallerine karşı alınabilecek önlemlerden biridir.

Yaşam boyu bağışı değerlendirirken, aşağıdaki hususları göz önünde bulundurarak planlı bir şekilde uygulamak zorunludur:

  • Miras payı ihlali talebinin hesaplanmasında temel varlık olarak kabul edilen ve geri alınabilecek kapsam
  • Miras payı ihlali talebinde bulunulabilecek bağış ve miras sırası

Dikkatli bir hazırlık gerektirse de, planlı bir şekilde ilerletilebilir ve varlık devrini öngörüldüğü şekilde sürdürmek istiyorsanız, bu etkili bir yöntemdir.

Ücretli Devirlerde Karşılığa Dikkat

Gelecekte değer kazanması beklenen miras varlıklarını, ölmeden önce ücretli bir şekilde devrederek miras vergisi stratejisi yapmak mümkündür. Bu tür bir ölmeden önceki ücretli devir, miras payı stratejisi olarak da etkili olabilir.

Bu durum, miras payı ihlali hesaplamasına dahil edilenin yalnızca karşılıksız olarak hediye edilen varlıkların değeri olduğu için, ücretli olarak devredilen varlıklar miras payı ihlali ile ilgili olmaz.

Yine de, devir sırasındaki karşılığın piyasa değerine uygun olmaması durumunda, geri alma ihtimali bulunduğundan, karşılığın uygunluğunu doğrulamak ve düzenlemek gerekmektedir.

Hayat Sigortasının Kullanımı Dikkatli Olmalı

Mirasın zorunlu pay ihlallerine karşı önlemler alırken, hayat sigortasının kullanımı da etkili bir yöntem olabilir. Hayat sigortası ödemeleri, mirasın zorunlu payının hesaplanmasında özel bir yarar olarak dikkate alınmaz. Ayrıca, mirasın zorunlu pay ihlali talep edilen miktarı karşılayacak kadar fon sağlamak amacıyla hayat sigortasından yararlanmak da mümkündür.

Fakat, hayat sigortası ödemeleri bazı durumlarda istisnai olarak mirasın zorunlu payına dahil edilebileceğinden, bu yöntem kesin bir çözüm değildir.

Zaten hayat sigortası ödemelerinin aile bireylerinin yaşam güvencesi gibi önemli bir rolü vardır, bu yüzden mirasın zorunlu payını yönetmek için hayat sigortasını kullanmak dikkatlice düşünülmelidir.

Ölüm Nedeniyle Emeklilik İkramiyesinin Kullanımının Uygunluğu

Ölüm nedeniyle emeklilik ikramiyesi, mirasın zorunlu payı (yasal miras payı) önlemleri kapsamında da kullanılabilir. Eğer ölüm nedeniyle emeklilik ikramiyesi miras varlığı ise, doğal olarak zorunlu pay hesaplama temel varlığına dahil edilir, bu nedenle ölüm nedeniyle emeklilik ikramiyesinin miras varlığı olup olmadığına dair karar önemli bir meseledir.

Ancak, ölüm nedeniyle emeklilik ikramiyesinin ele alınışı bireysel durumlara göre değişiklik gösterdiğinden, zorunlu pay önlemleri olarak kesin ve güvenilir olduğu söylenemez. Ayrıca, hayat sigortası ödemeleri gibi, ölüm nedeniyle emeklilik ikramiyesinin de ailelerin yaşam güvencesi olarak önemli bir rol oynadığını göz önünde bulundurarak bu konuyu değerlendirmek önemlidir.

Vasiyetnamenin Ek Açıklamalarıyla Niyetinizi İletin

Vasiyetnamenin ek açıklamaları, vasiyetnamenin içeriğinin arka planını ve nüanslarını belirterek, vasiyetçinin niyetini vasiyetin alıcısına iletmek için kullanılır. Miras payı hak sahiplerine vasiyetnamenin amacının iletilmesi, anlayış ve iş birliği kazanılmasını sağlayabilir.

Hukuki bağlayıcılığı olmamakla birlikte, fiili etkisi olan bir araçtır. Ancak, aile yönetişimi etkin bir şekilde işliyorsa, önemli bir etki gösterebilir.

Yaşam boyu yapılan hediyeleşmelerin içeriği ve varlık değerlendirmelerini vasiyetçinin bakış açısından net bir şekilde düzenleyip açıklamak, olası anlaşmazlıkların şiddetlenmesini önleyebilir.

Vasiyetnamenin Geçersizliğinin Tespit Edilmesi Uyuşmazlıklarında Alınması Gereken Önlemler

Vasiyetnamenin Geçersizliğinin Tespit Edilmesi Uyuşmazlıklarında Alınması Gereken Önlemler

İş insanları vasiyetname hazırlarken, miras payı ihlali taleplerine yönelik önlemlerle birlikte, vasiyetnamenin geçersizliğinin tespit edilmesi uyuşmazlıklarına karşı önlemleri de göz önünde bulundurmalıdırlar.

Vasiyetnamenin Geçersizliğinin Tespit Edilmesi Talebine Karşı Önlemin Önemi

Vasiyetnamenin geçersizliğinin tespit edilmesi talebi, vasiyetin geçerliliği konusunda bir ihtilaf olduğunda, vasiyetin kendisinin geçersiz olduğunu iddia etmektir. Vasiyetin geçersiz olmasına neden olan birçok sebep vardır, ancak örnek olarak şunlar sayılabilir:

  • Vasiyet yapma ehliyetinin olmaması
  • Yasal vasiyet maddelerinin bulunmaması
  • Yanılma, dolandırıcılık veya genel ahlaka aykırılık
  • Vasiyetin geri alınması
  • Vasiyet içeriğinin belirlenememesi
  • Ortak vasiyet yasağının ihlali

Vasiyetin geçersizliği kesinleştiğinde, vasiyetin var olmadığı varsayılarak mirasın paylaşılması gerekir. Miras paylaşımı daha fazla uyuşmazlığa yol açabileceğinden, vasiyetnamenin geçersizliğinin tespit edilmesi uyuşmazlıklarını önlemek için alınacak önlemler önemlidir.

Özellikle sıkça işaret edilen ve dikkat edilmesi gereken vasiyetnamenin geçersizlik nedenlerini aşağıda açıklıyoruz.

Vasiyet Yapma Ehliyetinin Eksikliği ve Alınacak Önlemler

Vasiyet yapma ehliyeti olmayan kişilerin vasiyetleri geçerli değildir. Medeni Kanun, 15 yaşından büyük kişilere vasiyet yapma ehliyeti tanır, ancak yaşlıların vasiyet yapma ehliyeti, özellikle demans gibi durumlar nedeniyle sıkça tartışma konusu olmaktadır.

Vasiyet yapma ehliyetinin belirlenmesinde net bir kriter yoktur ve bu, psikiyatrik bakış açısı, vasiyet içeriği ve diğer çeşitli durumlar göz önünde bulundurularak değerlendirilir. Vasiyet yapma ehliyetinin kesin olarak kabul edilmesi için, vasiyetnamenin erken bir dönemde hazırlanması önerilir.

Vasiyetname istenildiği kadar yeniden yazılabilir, bu nedenle ani bir hastalık veya kaza durumuna karşı, vasiyetnamenin erken hazırlanması önemlidir. Eğer zaten yaşlıysanız, tıbbi kayıtlarda hafıza veya karar verme yeteneğinizde bir sorun olmadığını kanıtlamak ve vasiyet yapma ehliyeti konusundaki şüpheleri gidermek için muayene olmanız gerekmektedir.

Kendi El Yazısıyla Yazılmış Vasiyetnamenin İmza Eksikliği ve Alınacak Önlemler

Vasiyetname hazırlarken kendi el yazısıyla yazılmış vasiyetname kullanılıyorsa, imza gereklidir. Bu, yazı karakteriyle kişinin kendisinin yazdığı belirlenebilirse, bu durumun vasiyet edenin gerçek niyetini yansıttığı düşünülür.

Eğer yazı yazacak kadar bile kuvveti olmayan bir durumdaysanız, imza yeteneğiniz olmadığı kabul edilir ve vasiyet geçerli sayılmaz. Vasiyet eden olarak, mümkün olduğunca resmi senetle yapılan vasiyeti kullanmaya özen göstermelisiniz.

Resmi Senetle Yapılan Vasiyetnamenin Sözlü Beyan Eksikliği ve Alınacak Önlemler

Resmi senetle yapılan vasiyetnamenin hazırlanmasında, konuşamayan veya duymayan kişiler hariç, vasiyet edenin kendi dilini kullanarak notere doğrudan sözlü beyanda bulunması gerekmektedir.

Kişiler bazen demansı gizlemeye çalışarak anladıklarını belirtip yanıt verebilirler, bu nedenle sözlü beyanın onayı katı bir şekilde yapılır. Sözlü beyanın geçerli olarak yapıldığı kabul edilmezse, vasiyetname geçersiz sayılır. Vasiyet eden olarak, işletmenizin veya mal varlığınızın devrini kendi sözlerinizle anlatabileceğiniz sürece resmi senetle yapılan vasiyetnamenizi hazırlayın.

Özet: Yöneticilerin Varlık ve İş Devri İçin Avukata Danışın

Yöneticiler, kendi ölümlerinden sonra bile varlıklarını korumak ve işletmelerinin sorunsuz bir şekilde yönetilmesini istiyorlarsa, varlık ve iş devriyle ilgili sorunları önceden ele almak şarttır. Uygun miras işlemlerinin gerçekleştirilmesi için, sadece vasiyetnamenin hazırlanması yeterli değildir; miras payı ihlali veya vasiyetnamenin geçersizliğinin tespiti gibi anlaşmazlıkları göz önünde bulunduracak önlemler almak gereklidir.

Etkili anlaşmazlık önlemleri alabilmek için, yasal düzenlemeleri ve geçmiş mahkeme kararlarını göz önünde bulundurarak, kendi varlıklarınızı ve paydaşların durumunu doğru bir şekilde anlamak ve düzenlemek zorundasınız. Bu nedenle, vasiyetname hazırlarken ve varlık ile iş devri düzenlemelerini yaparken, avukatlardan uzman tavsiyesi almanızı öneririz. Bir avukata başvurarak, miras hukukunu doğru bir şekilde anlayabilir ve kendi durumunuza uygun düzenlemeleri yapabilirsiniz.

Hukuk Büromuzun Sunduğu Çözümler

Monolith Hukuk Bürosu, özellikle internet ve hukuk olmak üzere IT alanında yüksek uzmanlığa sahip bir hukuk firmasıdır. Aile yönetimi ilerletilirken bazen sözleşme hazırlamanın gerektiği durumlar olabilir. Büromuz, Tokyo Borsası Prime Market’te listelenen şirketlerden girişim şirketlerine kadar çeşitli davalarda sözleşme hazırlama ve inceleme hizmetleri sunmaktadır. Eğer sözleşme konusunda yardıma ihtiyacınız varsa, lütfen aşağıdaki makaleye göz atın.

Monolith Hukuk Bürosu’nun Uzmanlık Alanları: Sözleşme Hazırlama ve İnceleme vb.[ja]

Managing Attorney: Toki Kawase

The Editor in Chief: Managing Attorney: Toki Kawase

An expert in IT-related legal affairs in Japan who established MONOLITH LAW OFFICE and serves as its managing attorney. Formerly an IT engineer, he has been involved in the management of IT companies. Served as legal counsel to more than 100 companies, ranging from top-tier organizations to seed-stage Startups.

Başa dön