Kullanıcı Sorumluluğu Nedir İtibar Zararının Önlenmesinde
Bir şirket çalışanı, işlerini yürütürken bir sorun çıkardığında, çalışanın bağlı olduğu şirket, işveren sorumluluğu olarak, tazminat talebiyle karşılaşabilir. Trafik kazasında karşı taraf profesyonel bir sürücü olduğunda, sürücünün dikkatsizliği doğrudan neden olmuş olsa bile, kazaya neden olan sürücünün çalışma düzeni, kötü çalışma koşulları kazayı tetiklemiş olabilir. Bu durumda, sürücüye ek olarak, sürücünün bağlı olduğu şirketin işveren sorumluluğunu sorgulamak mümkün olacaktır.
İftira ve hakaret durumunda bile, sorunlu davranışları tekrarlayan kişi elbette eleştirilmelidir, ancak şirket çalışanı olduğunda, bu tür eylemleri göz ardı eden şirketin de sorumluluğu olabilir ve bu durumda, kişinin bağlı olduğu şirketin işveren sorumluluğunu sorgulamak mümkün olabilir. Yani, internet üzerinde iftira ve hakaret mağduru olmuş ve gönderenin kimliğini belirlemek gibi yollarla suçluyu belirlemişseniz, bu suçlu bir şirkette çalışan bir işçi olduğunda, sadece ilgili suçlu birey değil, aynı zamanda bağlı olduğu şirket de işveren sorumluluğu olarak tazminat talebinde bulunabilirsiniz. Gönderenin kimliğinin belirlenmesi yöntemi hakkında aşağıdaki makalede ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
https://monolith.law/reputation/disclosure-of-the-senders-information[ja]
Şimdi, bir şirket çalışanı iftira ve hakaretleri tekrarladığında, bu durumun iftira veya gizlilik ihlali gibi durumlara denk gelmesi durumunda, karşı tarafın sorumluluğuna ek olarak, bağlı olduğu şirketin işveren sorumluluğunu sorgulamak için hangi koşulların karşılanması gerektiğini açıklamak istiyorum.
https://monolith.law/reputation/scope-of-privacyinfringement[ja]
Kullanıcı Sorumluluğu Nedir?
Çalışanların eylemleri nedeniyle şirketin sorumluluk taşıdığı hukuki dayanaklar arasında, güvenlik dikkat yükümlülüğünün ihlali gibi çeşitli durumlar düşünülebilir, ancak temel düzenleme, Japon Medeni Kanunu’nun (Japanese Civil Code) 715. maddesidir.
Medeni Kanun Madde 715
1. Bir iş için başkalarını kullanan kişi, kullanılan kişinin bu işin yürütülmesi sırasında üçüncü kişilere verdiği zararı tazmin etme sorumluluğunu taşır. Ancak, kullanıcı, kullanılan kişinin seçimi ve işin denetimi konusunda gerekli dikkati göstermişse veya gerekli dikkati göstermesine rağmen zararın oluşacağı durumlar hariçtir.
2. Kullanıcının yerine işi denetleyen kişi de, birinci fıkradaki sorumluluğu taşır.
Peki, kullanıcı olan şirketin kendisi herhangi bir yasadışı eylemde bulunmasa bile, neden tazminat sorumluluğunu taşıdığı durumlar olabilir?
Bunun temelinde, “tazminat sorumluluğu hukuku” olarak adlandırılan bir prensip yatar. Bu, “kâr elde eden kişinin, bu süreçte başkalarına verdiği zararı kendi kârından telafi ederek dengeyi sağlaması” anlamına gelir. Yani, bir işverenin kendi işleri için çalışanları kullanarak iş faaliyetlerinden kâr elde etmesi durumunda, işverenin çalışanların iş faaliyetlerinin risklerini ve başkalarına verdiği zararları üstlenmesi gerektiği düşüncesi. Peki, somut olarak, hangi koşullar altında, şirkete kullanıcı sorumluluğu kabul edilir ve tazminat sorumluluğunu taşır hale gelir?
İşveren Sorumluluğunun Gereklilikleri
Bir şirketin işveren sorumluluğu kabul edilip, tazminat sorumluluğunu üstlenebilmesi için, bazı gerekliliklerin karşılanmış olması gerekmektedir.
Çalışanın eyleminin hukuka aykırı olması
İşveren sorumluluğu, çalışanın hukuka aykırı eylemlerine karşı bir sorumluluktur, bu nedenle, sorun teşkil eden çalışanın eylemi kendi başına hukuka aykırı eylem gerekliliklerini karşılamalıdır. Eğer hukuka aykırı bir eylem yoksa, doğal olarak, işveren sorumluluğu söz konusu olmaz.
İş ilişkisinin bulunması
İş ilişkisinin bulunması gereklilik olmasına rağmen, iş ilişkisi genellikle istihdam, vekalet ve diğer sözleşmelere dayanır, ancak sadece gerçekte iş yaptırılan durumlar da dahildir. Yani, işveren ve çalışan arasında gerçek bir yönetim ve denetim ilişkisi olması yeterlidir. Örneğin, bir alt yüklenicinin hukuka aykırı eylemleri için, alt yüklenici ve ana yüklenici arasında gerçek bir yönetim ve denetim ilişkisi varsa, ana yüklenicinin de işveren sorumluluğunu üstlenmesi gerektiği kabul edilir.
Ayrıca, iş ilişkisi geçici, kar amacı gütmeyen veya yasa dışı olsa bile kabul edilir. Örneğin, “hierarşik olarak düzenlenmiş bir suç örgütünün en üst düzey lideri ve alt düzey örgüt üyeleri arasında, bu suç örgütünün baskısını kullanarak para toplama faaliyetleri için işveren ve çalışan ilişkisi kurulmuştur” şeklinde bir karar vardır (Japon Yüksek Mahkemesi, 12 Kasım 2004 (Gregorian takvimine göre)).
“İşin yürütülmesi” ile ilgili olması
“İşin yürütülmesi” ile ilgili, “çalışanın iş yürütmesinden doğrudan kaynaklananlarla sınırlı olmayıp, çalışanın görev yürütme eylemi kendisi ait olmasa bile, bu eylemin dış görünüşüne bakıldığında, sanki çalışanın görev kapsamındaki bir eylem gibi kabul edilebilecek durumları da içerir” şeklinde bir karar vardır (Japon Yüksek Mahkemesi, 30 Kasım 1965 (Gregorian takvimine göre)).
“İşin Yürütülmesi” Hakkında
“İşin yürütülmesi” konusunda olup olmadığı, işveren sorumluluğunun gereklilikleri arasında özellikle tartışılan bir konudur, ancak somut durumlara dayalı kararlar verilmiştir.
İş sonrası işyeri dışındaki bir içkide bir kadın çalışana yönelik cinsel taciz durumu
İşyeri dışında ve zorunlu olmayan bir içki masasında olmasına rağmen, bir üst düzey yöneticinin iş konuşmalarını karıştırarak cinsel tacizde bulunması durumu, bu tür cinsel tacizin işle ilgili olarak üst düzey yönetici pozisyonunun kullanıldığı bir durum olarak kabul edilmiştir. Bu, “işin yürütülmesi” kapsamında yapılmış bir durum olarak kabul edilmiştir (Japon Yüksek Mahkemesi, 12 Nisan 1968 (Gregorian takvimine göre 1968)).
Şirket aracını izinsiz olarak kişisel kullanım için kullanıp trafik kazası yaptığı durum
Bir çalışanın şirket aracını izinsiz olarak kişisel kullanım için kullanması, şirketin uygun iş yürütülmesi olarak kabul edilemez. Ancak, şirket araçları genellikle şirketin kontrol alanında kullanılır ve şirketin izinsiz kişisel kullanımı yasaklamış olması bile bu, sadece şirketin iç meselesi olup, dışa dönük olarak “işin yürütülmesi” kapsamında yapılmış bir durum olarak kabul edilmiştir (Japon Yüksek Mahkemesi, 21 Aralık 1971 (Gregorian takvimine göre 1971)).
İşyerinde çalışırken üçüncü bir kişiye saldırıp yaralanmasına neden olduğu durum
Tsukiji’deki deniz ürünleri taşıma işlerini genel olarak yürüten bir şirkette, taşıyıcı olarak çalışan sanığın, bir dağıtıcı ile dağıtım işlerine yardım edip etmeme konusunda tartışmaya girip kavga ettiği ve dağıtıcıya yaralanma verdiği bir olayda, “sanığın şirketin işini yürütme sürecinde yapıldığı kabul edildi, bu durumda, sanığın bu saldırısı, sanığın şirket çalışanı olarak işinin yürütülmesi kapsamında yapılmış bir durum olarak kabul edilmiştir” (Tokyo Bölge Mahkemesi, 27 Ocak 1994 (Gregorian takvimine göre 1994)).
Yaşlı Bakımı Şirketlerinin Bakım Yardımcıları İstihdam Ederken İşveren Sorumluluğu
İftira ve hakaret durumunda, sadece davalı değil, aynı zamanda davalının çalıştığı şirkete de tazminat talep edildiğinde, bu talebin kabul edildiği ve edilmediği durumları detaylı bir şekilde inceleyelim. İşveren sorumluluğunun kabul edildiği durumlarda, hangi noktaların dikkate alındığına dikkat edin. Web sitemizdeki başka bir makale olan “Hastalık Bilgileri ve Gizlilik İhlali”nde, “Demanslı yaşlı bir kültür insanının durumu” olarak bir örneği tanıtmıştık.
90’lı yaşlardaki bir film yönetmeni ve ailesi, yönetmenin bakım durumunun bir blogda ziyaretçi yardımcısı tarafından alay konusu yapıldığını iddia ederek, yardımcı kadın ve ziyaretçi bakım şirketine karşı gizlilik ihlali ve itibar zedelenmesi nedeniyle tazminat talep etti.
Mahkeme, davalının blog yazısının “davacının gizliliğini ifşa eden ve toplumsal değerlendirmesini düşüren bir eylem olduğunu ve bu nedenle davacının duygusal acı çektiğini” belirterek, gizlilik ihlali ve itibar zedelenmesini kabul etti ve yardımcı kadına 1.5 milyon yen tazminat ödemesi emretti.
Ayrıca, kadını istihdam eden bakım şirketine karşı, ilk makale, davalının davalı şirketin davacıya bakım hizmeti veren ziyaretçi bakıcı olarak davacının evine ziyarette bulunduktan iki gün sonra “davalının davalı şirketin çalışanı olduğu süre boyunca yayınladığı” ve “içeriğin de davalının işi olan ziyaretçi bakım sırasında öğrendiği gerçekler” olduğunu, davalının eylemlerinin “davalı şirketin iş uygulamasıyla yakından ilişkili olduğu” ve “iş uygulaması sırasında yapıldığı” belirtildi. Şirketin, gizlilik yükümlülüğü nedeniyle, bu sözleşmenin feshedilmesinden sonra bile, davacıya karşı aynı borcu taşıması gerektiği belirtildi ve
- Sözleşme süresince makaleler nedeniyle gizlilik ihlali ve itibar zedelenmesi için haksız fiil sorumluluğu (işveren sorumluluğu) taşıdığı
- İşten çıkarıldıktan sonraki makaleler nedeniyle gizlilik ihlalinin borç ihlali sorumluluğu taşıdığı
belirtilerek, 1 milyon yen (işveren sorumluluğu) + 300 bin yen (borç ihlali sorumluluğu), toplamda 1.3 milyon yen ödeme emredildi.
Mahkeme,
Bireylerin internet üzerinden bilgi yayınlamasının kolaylaştığı günümüzde, ziyaretçi bakım hizmeti sağlayıcılarının, çalışanlarını seçerken ve denetlerken, kullanıcıların gizliliğini ve itibarını ihlal etmeyecek şekilde çalışanlarına yeterli yönlendirme ve denetim yapmaları gerektiği düşünülmelidir. Ancak, davalı şirketin durumunda, davalıya yönelik bu konuda hiçbir dikkat gösterilmemiştir. Dolayısıyla, davalı şirketin, davalının seçimi ve denetimi konusunda yeterli dikkat gösterdiği kabul edilemez.
Tokyo Bölge Mahkemesi, 4 Eylül 2015 tarihli kararı
şeklinde belirtmiştir.
https://monolith.law/reputation/disease-information-and-privacy-infringement[ja]
Çalışanları İstihdam Eden Şirketlerin İşveren Sorumluluğu
Web sitemizdeki başka bir makale olan “İftira Suçlularına Karşı Tazminat Taleplerinin Ortalama Değerleri ve Hesaplama Yöntemleri” başlıklı yazıda bahsettiğimiz bir örneği detaylıca açıklıyoruz. Davacı, bir bireysel işletme sahibi olan bir sistem mühendisi olup, davalı şirketle kapsamlı bir iş sözleşmesi imzalamış ve sistem sorumlusu olarak çalışmaktadır. Davalı şirket, telekomünikasyon ekipmanlarının satışı, kurulumu ve bakımı gibi işler yapan bir şirkettir ve davalı, bu şirketin bir çalışanıdır.
Davalı, kendi adına sözleşme yaptığı bir cep telefonundan internet üzerinden “2channel” adlı siteye, “All-Back saçlı kısa adam”ın “bir kağıt torba ile kadınlar tuvaletine girdi” ve “şirketin kadınlar tuvaletindeki gizli çekim görüntüleri internette dolaşıyor, bu iyi mi?” ve “yaptığın şey bir suç” gibi yorumlar yazarak, açıkça 164 cm boyunda ve saçları all-back tarzında olan davacının gizli çekim yaptığını iftira etmiştir.
Davacı, şirket yöneticilerine bu yorumların gerçekliğini belirtmiş ve gelecek dönemde sözleşme olmayabileceği gibi bir durumla karşı karşıya kaldığı için işini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalmıştır. Bu nedenle, haksız eylemlere dayalı tazminat talep etmiş ve ayrıca, davalının davalı şirketin çalışma saatleri içinde yukarıdaki haksız eylemi gerçekleştirdiğini iddia ederek, davalı şirketten işveren sorumluluğu talep etmiştir.
Mahkeme öncelikle, “Bu yorum, davacının gizli çekim gibi bir suç işlediğini ima eden bir ifade olduğu için, davacının toplumsal değerlendirmesini düşürdüğü açıktır” diyerek, davalının iftira suçunu kabul etmiş ve 1 milyon yen tazminat, 100 bin yen avukatlık ücreti, davalının belirlenmesi için 630 bin yenlik araştırma maliyeti olmak üzere toplamda 1.73 milyon yen ödeme emri vermiştir.
https://monolith.law/reputation/defamation-and-decline-in-social-reputation[ja]
https://monolith.law/reputation/provider-liability-limitation-law[ja]
Öte yandan, şirketin sorumluluğu hakkında, davacı, “Davalı, davalı şirketin çalışma saatleri içinde bu yorumu yaptı ve ayrıca, davalı şirketin, çalışanı olan davalının üçüncü kişilerin hak ve çıkarlarını ihlal etmemesi için dikkat ve denetim görevi vardır. Bu nedenle, davalı şirket işveren sorumluluğu taşır. Davalının bu yorumu, davalı şirketin iş saatleri içinde yapılmıştır ve davalı şirketin, iş için kullanılan cep telefonunu yönetme sorumluluğu vardır” demiştir, ancak
Davalı XX’nin iş saatleri içinde yapılan bu yorumlar arasında, sadece 499 ve 507 numaralı yorumlar davacıya karşı haksız eylem oluşturmazken, suç eylemini belirten 503 ve 504 numaralı yorumlar sırasında, davalı XX tatildeydi ve bu yorumlar, davalı şirketin görevini yerine getirirken yapılmamıştır. Ayrıca, bu yorumlar, davalı şirketin ödünç verdiği cep telefonundan değil, davalı XX’in kişisel cep telefonundan yapılmıştır. Bu nedenle, davalı şirketin işveren sorumluluğu doğmamıştır.
Tokyo Bölge Mahkemesi 31 Ocak 2012 (2012) Kararı
olarak belirtmiştir. Özetlemek gerekirse,
- İş saatleri içinde yapılan yorumlar tek başına haksız eylem oluşturmaz.
- Gizli çekim eylemini belirten yorumlar, tatil sırasında yapılmıştır.
- Yorumlar, davalı şirketin ödünç verdiği cep telefonundan değil, davalının kişisel cep telefonundan yapılmıştır.
gibi durumlarda, işveren sorumluluğu kabul edilmez ve tazminat sorumluluğu doğmaz.
https://monolith.law/reputation/compensation-for-defamation-damages[ja]
Özet
Kullanıcılar, kendi kullanımlarıyla ilgili olarak geniş bir sorumluluk taşıma riskiyle karşı karşıya olabilirler. Kullanıcı sorumluluğunun gündeme gelmemesi için, kullanıcıların üçüncü taraflara zarar verebilecek eylemlerde bulunmaması için dikkatli olmalı, denetlemeli ve önleyici tedbirler almalıdırlar.
Category: Internet