Adres ve Gerçek İsimler Ne Kadar Kabul Edilebilir? Haberciliğin Sınırları ve Gizlilik İhlalleri Hakkında
“Suçlu bulundu” ya da “tutuklandı” gibi gerçekler, insanların genellikle açıklanmasını istemediği durumlardır. Bu tür gerçekleri gerçek isimlerle yayınlamak genellikle kişinin toplumdaki değerlendirmesini düşürür ve ayrıca gizlilik ihlali oluşturur.
Ancak, gerçek ismin kendisinin “kamu çıkarına ilişkin bir gerçek” olması veya gerçek ismi yayınlamanın faydasının yayınlamama faydasından üstün olması gibi nedenlerle, suç haberlerinde şüpheli veya sanığın gerçek ismiyle yayınlanması, genellikle iftira veya gizlilik ihlali nedeniyle hukuka aykırı bir eylem oluşturmaz.
Peki, gerçek isimle yayınlamada, gizliliğe ilişkin haberlerin kapsamı ne kadar olmalıdır? Bu sorunun tartışıldığı son dönemde bir dava örneği bulunmaktadır.
https://monolith.law/reputation/privacy-invasion[ja]
https://monolith.law/reputation/arrest-history-real-name-coverage-privacy-infringement[ja]
Mahkeme Süreci
Brezilya vatandaşı olan eşlerden koca ikinci el araba satış işiyle, eş ise gıda satış işiyle uğraşıyordu. 20 Haziran 2018’de, uyuşturucu maddelerin kontrolüne ilişkin Japon yasasına (Kakuseizai Torishimari Hō) ve kenevir kontrol yasasına (Taima Torishimari Hō) aykırı hareket ettikleri şüphesiyle tutuklandılar. Ancak, aynı yılın 10 Temmuz’unda hüküm beklenirken serbest bırakıldılar ve 2 Ağustos’ta yetersiz şüphe nedeniyle dava açılmadı.
Shizuoka gazetesi, çoğunlukla Shizuoka bölgesinde okunan bir günlük gazete, 5 ve 6 Temmuz tarihlerinde haberler yayınladı. İlk olarak, 5 Temmuz tarihli gazetede, şüphelilerin adreslerinin tamamı yayınlandı. (Bundan sonra: Makale ①) Ayrıca, 6 Temmuz tarihli makalede, “60 kişiye uyuşturucu satışı mı?” başlığı altında, suçun ayrıntıları hakkında detaylı bir makale yayınlandı. (Bundan sonra: Makale ②)
Bu nedenle, eşler, Makale ①’in gizlilik ihlali ve Makale ②’nin iftira olduğunu iddia ederek, haksız eylemlere dayalı tazminat talep ettiler ve Shizuoka gazetesine karşı dava açtılar.
Her İki Tarafın İddiaları
Gizlilik ihlali konusunda, davacı, Shizuoka Gazetesi’nin ① numaralı makalesinde sadece davacıların adı, yaşını ve mesleğini değil, aynı zamanda adreslerinin yer numarasını da yayınladığını belirtti. Adres, davacıların gizlilik bilgileri olarak yasal korumanın konusu olmalıdır, ancak ① numaralı makalede genel bir adres yerine yer numarası da yayınlanması gereken bir zorunluluk yoktur. Gerçekte, çoğu gazete, suç haberlerinde şüphelinin adresinin yer numarasını yayınlamamaktadır. Dolayısıyla, ① numaralı makale, suç haberlerinin kabul edilebilir sınırlarını aşarak davacıların gizliliğini yasadışı bir şekilde ihlal etmektedir, dedi.
Buna karşılık, davalı olan Shizuoka Gazetesi, suç haberleri ve özellikle tutuklama haberlerinin, polis yetkisinin devlet tarafından kullanılmasını geniş kitlelere duyurarak, halkın gözetimine tabi tutarak, eğer doğru bir şekilde kullanılmazsa, halkın haklarına ve özgürlüğüne ciddi kısıtlamalar getirebilecek olan soruşturma organlarının uygunluğunu sağlamak ve halkın haklarını savunmak gibi önemli bir anlamı olduğunu belirtti.
Bunun üzerine,
Tutuklunun belirlenmesinde en az hata yapılan durum, şüphelinin adresinin tamamının rapor edilmesidir. Eğer adresin raporlanması kısmen sınırlı tutulursa, aynı bölgedeki aynı soyadı ve benzer isimlere sahip üçüncü kişilere yönelik olumsuz etkiler endişe edilir ve bu tür zararları önlemek için de, tutuklanan şüphelinin adı, yaşı, mesleği ve adresinin tamamının rapor edilmesi, şüphelinin belirlenmesi açısından temel ve önemli bir konudur.
Shizuoka Bölge Mahkemesi 7 Mayıs 2021 (Gregorian Takvimi 2021) Kararı
dedi.
Ayrıca, Shizuoka Gazetesi, davacıların yaş, meslek, adres vb. bilgilerinin, zaten gerektiğinde kendileri tarafından açıklanabilen ve üçüncü kişiler tarafından erişilebilen gizlilik açısından zayıf bilgiler olduğunu ve bu bilgilerin yayınlanmasının somut zararları düşünülemeyeceğini belirtti. Makale ① ile ilgili olarak, sözde gerçeklik savunması geçerlidir, ancak bu tür durumlarda, gizlilik ihlali nedeniyle haksız fiil de geçerli olmamalıdır, dedi.
Gerçeklik savunması, belirtilen gerçeğin kamu çıkarına ilişkin bir konu (kamuoyu) olduğu, bu gerçeği belirtme amacının sadece kamu yararını hedeflediği (kamu yararı), belirtilen gerçeğin doğru olduğu (gerçeklik) veya doğru olduğuna inanmak için makul bir neden olduğu durumlarda, iftira geçerli olmaz, dedi.
https://monolith.law/reputation/expressions-and-defamation[ja]
Mahkemelerin Gizlilik İhlali Hakkındaki Kararları
Mahkemeler, gizlilik ihlali konusunda, bir kişinin adresinin basit bir kişisel tanımlama bilgisi olduğunu ve bu nedenle mutlaka gizli tutulması gereken bir bilgi olmadığını belirtmiştir. Ancak, bu tür kişisel bilgilerin bile, kişinin kendisinin istemediği kişilere rastgele açıklanmasını istememesi doğal bir durumdur ve bu beklenti korunmalıdır. Bu nedenle, adresler, kişinin gizlilikle ilgili bilgileri olarak hukuki korumanın konusu olabilir (Japon Yüksek Mahkemesi, 12 Eylül 2003 (Gregorian Takvimi 2003) kararı). Madde ①’da belirtildiği gibi, davacıların uyuşturucu ve marihuana bulundurma şüphesiyle tutuklandığı ve adreslerinin tamamının yayınlandığı durumlarda, üçüncü kişilerin protesto veya taciz amaçlı, ya da merakla davacıların evlerini ziyaret etmeleri veya posta göndermeleri sonucunda, davacıların özel yaşamlarının huzuru tehdit altında olabilir.
Ayrıca, davacılar kendi evlerinde sürekli olarak iş yürütmekte ve dört reşit olmayan çocuklarıyla birlikte yaşamaktadırlar. Bu nedenle, adreslerinin tamamının yayınlanmasının özel yaşamlarına olan olumsuz etkisi büyük olabilir. Bu nedenle, Madde ①, davacıların gizliliğini yasadışı bir şekilde ihlal eder ve haksız eylem oluşturur.
Öte yandan, davalının, Madde ① ile ilgili olarak, hakaretin gerçekliğine ilişkin savunmanın geçerli olduğunu, ancak bu tür durumlarda, gizlilik ihlali nedeniyle haksız eylemin de geçerli olmaması gerektiğini savunması, hakaret durumunda korunan hukuki çıkarın ve gizlilik ihlali durumunda korunan hukuki çıkarın farklı olduğu için, hakaret durumunda yasadışılığın engellenmesi durumunda gizlilik ihlali durumunda da yasadışılığın engellenmesi gerektiği sonucuna varılmamıştır.
https://monolith.law/reputation/personal-information-and-privacy-violation[ja]
Mahkemenin İtibar Zedeleme Hakkındaki Kararı
Makale ②, başlıkta “60 kişiye uyuşturucu kaçakçılığı mı?” ifadesini kullandıktan sonra, metinde davacıların;
- “İli içinde 60’dan fazla müşterisi olan bir uyuşturucu kaçakçılığı grubunun lideri olduğu düşünülüyor. Bu, 5 gün önce ilgili kişilere yapılan röportajlarla ortaya çıktı.”
- “İl Emniyet Müdürlüğü, en azından milyonlarca yen kazandıklarını düşünüyor ve araştırıyor.”
- “İlgili kişilere göre, iki kişi aynı kaçakçılık grubundan olan ve uyuşturucu madde kontrol yasasını ihlal etmek suçundan dava edilen iki Brezilyalı erkeğe talimat verdi ve ildeki Brezilyalılar ve Filipinlilere 600’den fazla kez uyuşturucu sattığı düşünülüyor.”
- “Bir yıldan fazla bir süre önce kaçakçılığa başladığı ve müşterilerden gelen telefon siparişlerini alarak uyuşturucu dağıttığı söyleniyor.”
gibi ifadelerle, hiçbiri kesin bir ifade kullanmadan, polis yetkililerinin bu şüpheleri taşıdığı şeklinde belirtmiştir.
Mahkeme, aşağıdaki nedenlerden dolayı itibar zedeleme kabul etmemiştir.
Shizuoka Bölge Mahkemesi, bu makaleler hakkında, normal bir okuyucunun dikkat ve okuma şekliyle, davacıların illegal uyuşturucu kaçakçılığı grubunun lideri olarak Shizuoka’da 60’dan fazla kişiye illegal uyuşturucu sattığına dair bir şüphe olduğu izlenimini veren bir durum olduğunu, soruşturma organlarının, davacıların illegal uyuşturucu kaçakçılığı grubunun lideri olarak Shizuoka’da illegal uyuşturucu sattığına dair bir şüpheyle soruşturma yaptığı gerçeğini önemli bir nokta olarak belirttiğini, davacıların toplumsal değerlendirmesini düşüren bir durum olduğunu ve davacıların itibarını zedelediğini belirtti.
Öte yandan, polis yetkililerinin bu şüpheleri taşıdığı şeklinde yapılan haberler hakkında, suç eyleminin kendisinin gerçekliğinin kanıt konusu olması gerektiği düşüncesi uygun değildir. Uyuşturucu kaçakçılığı yapan suçluların ifadelerini örnek göstererek, davacıların suç işlediğinden şüphelenmek için yeterli nedenlerin olduğu objektif olarak açıktı. Makale ②’nin yayınlandığı 2018 yılının (Gregorian takvimine göre) 6 Temmuz tarihinde, davacıların illegal uyuşturucu kaçakçılığı grubunun lideri olarak Shizuoka’da 60’dan fazla kişiye illegal uyuşturucu sattığına dair makul bir şüphe vardı ve bu nedenle itibar zedeleme kabul edilmedi.
Zarar Tazminatı İle İlgili Karar
Mahkeme,
【Alıntı】Makale ①, davacıların yasadışı uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı tutuklandığı gerçeği ile birlikte davacıların adreslerinin tamamını yayınlamıştır. Shizuoka bölgesinde yayınlanan bu gazetede davacıların adreslerinin tamamının yayınlanması sonucunda, davacılar, istemleri dışında adreslerinin geniş çapta açıklanması ve özel hayatlarının huzurunun tehdit edilmesi konusunda endişe duymuşlardır. Bu durum kolaylıkla tahmin edilebilir ve Makale ①’ın yayınlanması sonucunda, manevi acı çektikleri söylenebilir.
Shizuoka Bölge Mahkemesi 7 Mayıs 2021 Kararı
kabul etti. Diğer yandan, Makale ① yayınlandıktan sonra davacıların ikamet ettikleri adrese taciz amaçlı bir mektup gelmedi ve üçüncü bir kişi uyuşturucu satmasını isteyerek davacıların evini ziyaret etti, ancak bu sadece bir kez oldu. Bunun dışında, Makale ①’da davacıların adreslerinin yayınlanması sonucunda davacıların özel hayatlarının huzurunun gerçekten tehdit edildiğini kabul etmek için yeterli objektif kanıt yoktur. Bu durumları göz önünde bulundurarak, mahkeme, gizlilik ihlali nedeniyle yaşanan manevi acı için tazminat olarak her bir davacıya 300.000 yen, avukat ücreti olarak her birine 30.000 yen olmak üzere toplamda 660.000 yen ödeme yapılmasını Shizuoka Gazetesine emretti.
Özet
Bu örnekte, toplumun genel ilgisini çeken veya eleştiri konusu olan bir ceza davasıyla ilgili gerçekleri rapor eden bir durum söz konusudur. Yayının amacının kamu yararını hedeflemek olduğu kabul edilse bile, adresin tam detaylarını göstermek, açıkça aşırıya kaçarak kişisel gizliliği yasadışı bir şekilde ihlal eder.
Daha önce de belirtildiği gibi, gerçek isimle yapılan haberlere çok sayıda eleştiri ve şüphe getirilmiştir. Ancak, bu tür bir uygulamanın kabul edilebilir olduğu durumlarda bile, sınırların sıkı bir şekilde korunması gerekmektedir.
Büromuz Tarafından Alınan Önlemler
Monolis Hukuk Bürosu, özellikle internet olmak üzere IT ve hukuk alanlarında yüksek uzmanlığa sahip bir hukuk firmasıdır. Gazeteler tarafından yapılan gerçek isimli haberlerin internet makaleleri olarak web medyasında yayınlanması artmaktadır. Eğer web medyasında yayınlanırsa, hızla yayılır ve “dijital dövme” olarak ciddi zararlara neden olabilir. Büromuz, “dijital dövme” önlemleri almak için çözüm sunmaktadır. Ayrıntılar aşağıdaki makalede belirtilmiştir.