MONOLITH LAW OFFICE+81-3-6262-3248Hafta içi 10:00-18:00 JST [English Only]

MONOLITH LAW MAGAZINE

General Corporate

【Reiwa 7 (2025) Haziran】Ceza Kanunu'nda Yapılan Değişiklikle Yeni Oluşturulan 'Hapis Cezası' Nedir? Değişikliğin Önemi ve Dört Ana Noktanın Açıklaması

General Corporate

【Reiwa 7 (2025) Haziran】Ceza Kanunu'nda Yapılan Değişiklikle Yeni Oluşturulan 'Hapis Cezası' Nedir? Değişikliğin Önemi ve Dört Ana Noktanın Açıklaması

Reiwa 7 (2025) yılının Haziran ayında, uzun yıllardır devam eden hapis cezası ve tutukluluk cezası gibi cezalar kaldırılacak ve yeni bir ‘gözaltı cezası’ oluşturulacaktır. Haziran ayından itibaren hapis cezası ve tutukluluk cezası, gözaltı cezası ile birleştirilecektir.

Tradicional ceza hükümleri, 100 yıldan fazla bir süre önce belirlenmiş olup, uzun yıllar boyunca cezaların ne şekilde olması gerektiği ve hangi rolleri üstlenmesi gerektiği gözden geçirilmiştir. Bu ceza kanunu reformu, ceza politikasında büyük bir dönüm noktası olacaktır.

Bu nedenle, bu makalede sadece bu reformun içeriğini tanıtmakla kalmayıp, aynı zamanda arka planını ve önemini de ayrıntılı bir şekilde açıklayacağız.

Japonya’da Kötü Muamele Cezası Nedir? Hapis ve Gözaltı ile Farkları

Japonya'da Kötü Muamele Cezası Nedir? Hapis ve Gözaltı ile Farkları

“Kötü muamele cezası”, Japonya Adalet Bakanlığı tarafından Reiwa 4 (2022) yılı Mart ayında meclise sunulan Ceza Kanunu değişiklik tasarısında yer alan bir cezadır. Bu değişiklikle “özgürlük cezaları” sistemi değişecektir.

“Özgürlük cezaları”, kişinin özgürlüğünü elinden alan cezalardır ve şu anda “hapis, gözaltı ve tutuklama” olmak üzere üç türü bulunmaktadır. Bu değişiklikle, geleneksel hapis ve gözaltı ayrımı kaldırılarak, “kötü muamele cezası” ile birleştirilecektir. Böylece “özgürlük cezalarının tekilleştirilmesi” gerçekleşmiş olacaktır.

Değişiklik Öncesi Ceza Kanunu 9. Madde (Cezaların Türleri)

“İdam, hapis, gözaltı, para cezası, tutuklama ve disiplin cezaları ana ceza olarak, müsadere ise ek ceza olarak uygulanır.”

Değişiklik Sonrası Ceza Kanunu 9. Madde (Cezaların Türleri)

“İdam, kötü muamele cezası, para cezası, tutuklama ve disiplin cezaları ana ceza olarak, müsadere ise ek ceza olarak uygulanır.”

Eski özgürlük cezalarında, hapis cezasında zorunlu işçilik yapılması gerekirken, gözaltında işçilik isteğe bağlıydı. Ancak, gerçekte “gözaltı cezası alanların çoğu, isteğe bağlı çalışmalar (Ceza ve Tutuklama Yerleri ile Tutukluların Muamelesi Hakkında Kanun 93. Madde) yapmaktadır ve belirlenen işin varlığına göre hapis ile gözaltı arasında ayrım yapmanın anlamı yoktur” (Takeuchi Kenji ve Honjo Takeshi’nin “Ceza Politikası Bilimi” adlı eserinden) şeklinde düşünülmüştür.

Öte yandan, kötü muamele cezasında, mahkûmların bireysel özelliklerine göre işçilik yapılıp yapılmayacağına karar verilecektir. İşçilik artık zorunlu olmaktan çıkarılmış, bunun yerine yeniden suç işlemeyi önlemeye yönelik iyileştirme ve rehberlik daha yoğun bir şekilde uygulanacaktır.

Değişiklik sonrası Ceza Kanunu’nda, değişiklik öncesi 13. Madde (Gözaltı) kaldırılmış, 12. Madde’nin 1. ve 2. fıkraları değiştirilmiş, 3. fıkra ise yeni olarak eklenmiştir.

Değişiklik Öncesi Ceza Kanunu 12. Madde 2. Fıkra
“Hapis cezasında, suçlu cezaevine konularak belirlenen işler yaptırılır.”

Değişiklik Öncesi Ceza Kanunu 13. Madde 2. Fıkra【Değişiklikle Kaldırıldı】
“Gözaltında, suçlu cezaevine konulur.”

Değişiklik Sonrası Ceza Kanunu 12. Madde 2. Fıkra

“Kötü muamele cezasında, suçlu ceza tesisine yerleştirilir.”

Değişiklik Sonrası Ceza Kanunu 12. Madde 3. Fıkra【Yeni Olarak Eklendi】

“Kötü muamele cezasına çarptırılan kişilere, iyileştirme ve topluma yeniden kazandırma amacıyla gerekli işler yaptırılabilir veya gerekli rehberlik sağlanabilir.”

Kötü muamele cezasının oluşturulmasıyla, işçilik artık mahkûmlara acı çektirmek için değil, onların iyileşmesi ve topluma sorunsuz bir şekilde geri dönmesi için bir araç olarak ceza hukukunda açıkça belirlenmiş ve işçilik ile iyileştirme ve eğitim rehberliği aynı nitelikte ve eşdeğer muamele yöntemleri olarak konumlandırılmıştır.

Japonya’da Özgürlük Cezalarının Tek Tip Hale Getirilmesinin Tarihsel Süreci

Japonya’da hapis ve tutukluluk cezaları arasındaki ayrımı kaldırarak özgürlük cezalarını tek tip hale getirme tartışmaları, savaş öncesinden beri var olmuştur. 1960’lı yıllarda gerçekleştirilen Ceza Kanunu’nun kapsamlı değişiklik çalışmalarında bu konu önemle ele alınmış, ancak bu girişimler başarısızlıkla sonuçlanmıştır.

Fakat, bu kez gerçekleştirilen Ceza Kanunu değişikliği ile tutukluluk cezasının oluşturulması, büyük bir karşıtlıkla karşılaşmadan ilerletilmiştir. Peki, bu durumun nedeni nedir? Gelin, değişikliğin arka planına bir göz atalım.

Japonya’da Ceza Hukuku Reformunun Ardındaki Dört Ana Nokta

Adalet Bakanlığı, bu reformun nedenini “cezaevlerindeki mahkumların muamelesini daha da iyileştirmek amacıyla” olarak belirtmektedir. (Kaynak: Japonya Adalet Bakanlığı ‘Ceza Kanunu ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Gerekçesi'[ja])

Bu durumun birkaç nedeni bulunmaktadır.

Japonya’da Hapis ve Gözaltının Ayrımının Öneminin Azalması

Reiwa 6 (2024) yılına ait Suç Beyaz Kitabı’na göre, hükümlülerin %99.6’sı (14,033 kişi) hapis cezasına, %0.3’ü (49 kişi) gözaltına, %0.0’ı (3 kişi) ise tutukluya çarptırılmıştır. Ayrıca, gözaltında bulunan hükümlülerin %81.8’i çalışma faaliyetlerine katılmaktadır (Reiwa 6 (2024) yılının Mart sonu itibarıyla, “Suç Beyaz Kitabı”ndan[ja]).

Bu verilerden de anlaşılacağı üzere, Japonya’da hapis ve gözaltı arasındaki ayrımın önemi giderek azalmaktadır.

Japonya’daki Ceza İnfaz Kurumlarından Talepler

Japonya'daki Ceza İnfaz Kurumlarından Talepler

Düşünüldüğünde, yaşlılar ve engelliler arasında iş yapmakta zorlanan kişilerin olduğu anlaşılabilir. Ancak, Japon Ceza Kanunu’na göre hükümlülere iş yapma zorunluluğu getirilmiştir, bu nedenle zorla iş yaratılarak hükümlülerin bu işleri yapmaları sağlanan bir durum söz konusudur.

Ayrıca, eğitim eksikliği nedeniyle toplumsal yaşamda zorluk çeken hükümlülere, iş yapmaktan ziyade eğitimlerini geliştirmek için rehberlik yapılması daha faydalı olabilir. Ancak burada da iş yapma zorunluluğu olduğundan, eğitim gelişimi için yeterli zaman ayrılamamaktadır.

Hükümlülere iş yapma zorunluluğu getirilmesi, onların düzeltilmesi ve topluma yeniden kazandırılması amacıyla karşılaşılan sorunlar arasında yer almaktadır ve bu konuda eleştiriler bulunmaktadır.

Japonya’da Hükümetin Yeniden Suç İşleme Önleme Çabaları

Geleneksel ceza sistemi, ‘cezalandırma’ anlayışının ağır bastığı ve mahkumların rehabilitasyonu ile topluma yeniden kazandırılmasına yönelik desteğin yetersiz olduğu yönünde eleştiriler alıyordu. Ayrıca, mahkumlar genellikle suç eğilimlerine göre gruplandırılıyor ve işlenen suçun türü veya yaş gibi faktörler her zaman ön planda tutulmuyordu.

Bu bağlamda, hükümet, bireylerin özelliklerine göre etkili bir şekilde müdahale edebilmek amacıyla, kanıta dayalı araştırmalar ve somut verilere dayanan tedbirleri güçlendirmeyi hedefleyerek, serbest bırakılan mahkumların iki yıl içinde yeniden hapse girmelerinin oranını on yıl içinde %20 azaltmayı hedefleyen bir sayısal hedef belirledi (2012 (Heisei 24) ‘Yeniden Suç İşleme Önleme Kapsamlı Tedbirleri’).

Bu çerçevede alınan önlemler arasında, düzeltme tesislerinde mahkumların iletişim becerilerini ve iş dünyası nezaketini geliştirmeyi amaçlayan eğitim ve antrenmanların, ilk Yeniden Suç İşleme Önleme Planı’na dahil edilmesi yer almaktadır.

Japonya’da Genç Mahkûmlara Yaklaşım

Bu bağlamda, hapis cezasının oluşturulmasına doğrudan yol açan bir gelişme yaşandı. Bu, Japon Ceza Kanunu’nda belirtilen genç suçlulara yönelik özel düzenlemelerin yaş sınırının düşürülmesiyle ilgili tartışmalardı.

Japonya’da genç suçlulara yönelik özel düzenlemelerin uygulama yaşını 18 yaşın altına indirilmesi durumunda, 18 ve 19 yaşındakilere bu düzenlemeler uygulanmaz ve onlara ceza verilir. Ancak, mevcut düzenlemeler gençlerin özelliklerine uygun esnek yaklaşımlar sağlayabilmekte ve gençlerin iyileştirilmesi ve yeniden suç işlemelerinin önlenmesi açısından itibar kazanmıştır. Bu nedenle, 18 ve 19 yaşındakilere ceza verilecekse, cezanın içeriği ve uygulanışı gözden geçirilmeli ve dolayısıyla tüm mahkûmların muamele içeriği yeniden değerlendirilmelidir. Örneğin, 18 ve 19 yaşındakiler genellikle lise veya üniversite öğrencisi olabilirler, ancak ceza verildiğinde, çalışma zorunlu olduğundan, eğitimlerini geliştirmek için yeterli zaman ayrılamaz.

Bu durumlar göz önünde bulundurularak, Japon Hukuk Sistemi İnceleme Konseyi’nin Genç Suçlular ve Ceza Hukuku Alt Komitesi, Adalet Bakanı’na, “hapis ve tutukluluk cezalarını, yeni bir özgürlükten yoksun bırakma cezası olarak birleştirmeyi” içeren bir öneri sundu.

Japonya’da Kötü Muamele Cezasının Uygulanmasına Yönelik Yaklaşım

Japonya'da Kötü Muamele Cezasının Uygulanmasına Yönelik Yaklaşım

Japonya’da kötü muamele cezasının uygulanmasına yönelik yaklaşım, bu tür bir arka plana sahip olarak ortaya çıktı. İçeriği yavaş yavaş netleşmeye başladı. Medya raporlarına göre, yaşa odaklanan ‘gençlerin muamelesi’, ‘genç yetişkinlerin muamelesi’, ‘yaşlı bakımı’ gibi gruplar ve zihinsel hastalıklar gibi konuların ele alındığı ‘refah destekli yardım’ gibi 24 farklı düzeltici muamele programına mahkumlar ayrılıyor ve her birinin özelliklerine uygun bireysel muameleler yapılıyor.

Referans: 21 Ocak 2025 Mainichi Shimbun | ‘Kötü Muamele Cezası’ Hakkında Genel Bilgiler Ortaya Çıktı: Mahkumları 24 Programda Rehabilite Ederek Suç Tekrarını Önleme Odaklı[ja]

Kötü muamele cezasının uygulanmasına yönelik olarak, cezaevleri başta olmak üzere ceza infaz kurumlarında hızla hazırlıklar yapılmaktadır, ancak sahada çeşitli sorunlar da bulunmaktadır. Örneğin, farklı türdeki cezalar alan kişiler temelde ayrı tutulmalıdır. Kötü muamele cezasının uygulanmasıyla birlikte, cezaevlerinde kötü muamele cezasına çarptırılan mahkumlar ile hapis cezasına çarptırılan mahkumlar bir arada bulunacak, ancak her iki grubun da ayrı odalarda kalması gerekecektir. Bu durum, ek personel atamasını zorunlu kılmanın yanı sıra, fiziksel alan yetersizliği endişesini de beraberinde getirmektedir.

Özet: Ceza Davalarında Avukata Danışın

1 Haziran 2025 (Reiwa 7) tarihinden itibaren Japonya’da uygulanmaya başlayacak olan tutukluluk cezasının getirilmesi, Japonya’nın ceza adalet sistemi için büyük bir dönüm noktasıdır. Bu reform, mahkûmların rehabilitasyonunu ve topluma yeniden entegrasyonunu ön planda tutarak, tekrar suç işlenmesinin önlenmesi yoluyla toplumun güvenliğini sağlamayı amaçlamaktadır.

Ancak, ceza davalarıyla ilgili bir durumla karşılaşıldığında, bir avukat tutmanın en iyi yol olduğu söylenebilir. Eğer bir ceza davasında tutuklanırsanız, iddianame düzenlenmeden önce veya sonra gönüllü savunma hizmeti almak mümkündür. Ancak, bir avukat tutmamak, şüpheli veya sanık için büyük dezavantajlar doğurabileceğinden, avukat tutmak genellikle en doğru karardır.

Ekonomik olarak yeterli imkanınız olmasa bile, ‘Ceza Şüphelisi Savunma Yardım Sistemi’ veya ‘Devlet Tarafından Atanan Avukat’ gibi sistemlerden yararlanabileceğiniz durumlar vardır. Eğer bir ceza davasında şüpheli veya sanık konumuna düşerseniz, bu sistemlerin kullanımını mutlaka göz önünde bulundurun.

Monolit Hukuk Bürosu Tarafından Sunulan Çözümler

Monolit Hukuk Bürosu, IT ve özellikle internet ile hukukun her iki alanında da yüksek uzmanlığa sahip bir hukuk firmasıdır. Firmamız, Tokyo Borsası Prime Market’te listelenen şirketlerden girişim şirketlerine kadar, iş modellerini ve iş içeriklerini derinlemesine anlayarak potansiyel hukuki riskleri belirler ve işlerin yasallığını sağlamak için destek sunar. Aşağıdaki makalede detayları bulabilirsiniz.

Monolit Hukuk Bürosu’nun Uzmanlık Alanları: IT ve Girişim Şirketlerinin Kurumsal Hukuk İşleri[ja]

Managing Attorney: Toki Kawase

The Editor in Chief: Managing Attorney: Toki Kawase

An expert in IT-related legal affairs in Japan who established MONOLITH LAW OFFICE and serves as its managing attorney. Formerly an IT engineer, he has been involved in the management of IT companies. Served as legal counsel to more than 100 companies, ranging from top-tier organizations to seed-stage Startups.

Başa dön