MONOLITH LAW OFFICE+81-3-6262-3248Hafta içi 10:00-18:00 JST [English Only]

MONOLITH LAW MAGAZINE

General Corporate

Japonya Şirket Hukukunda Hisse Senedi İhracı Sisteminin Kapsamlı Rehberi

General Corporate

Japonya Şirket Hukukunda Hisse Senedi İhracı Sisteminin Kapsamlı Rehberi

Japonya’daki şirketler hukuku, kurumların büyüme stratejilerini ve organizasyonel yeniden yapılanmalarını desteklemek amacıyla zamanla evrimleşmeye devam etmektedir. 2021 (Reiwa 3) yılının 1 Mart’ında yürürlüğe giren revize edilmiş şirketler hukuku ile getirilen ‘hisse senedi ihraç’ sistemi, en yeni ve en stratejik araçlardan biridir. Bu sistem, şirketlerin diğer hisse senedi şirketlerini iştirak haline getirirken nakit yerine kendi hisselerini karşılık olarak kullanmalarını mümkün kılar ve özellikle M&A (birleşme ve satın alma) uygulamalarında büyük bir dönüşüm yaratmıştır. Geleneksel hisse senedi karşılığı yöntemler, örneğin ‘hisse senedi değişimi’, tam iştirakleşmeyi (yüzde 100 hisse edinimi) öngörürken, hisse senedi ihraç sistemi yüzde 50’nin üzerinde oy hakkı edinerek iştirakleşmeyi hedeflediğinden, daha esnek sermaye ortaklıkları ve M&A işlemleri mümkün hale gelmektedir. Ayrıca, ‘maddi sermaye katkısı’ yöntemiyle ilişkili, mahkeme tarafından atanan denetçilerin yürüttüğü değerlendirme gibi karmaşık işlemlere de gerek kalmadan, daha hızlı ve etkin işlemler gerçekleştirilebilmektedir. Bu sistemin oluşturulması, sadece hukuki bir teknik düzenlemeyle sınırlı kalmamaktadır. Bu, özellikle nakit rezervleri bol olmayan ancak yüksek büyüme potansiyeline sahip şirketlerin (örneğin, girişim şirketleri veya teknoloji şirketleri), kendi hisse senedi değerlerini stratejik olarak kullanarak M&A işlemlerini gerçekleştirmelerini teşvik eden açık bir politik niyetin ifadesidir. Bu makalede, hisse senedi ihraç sistemini, Japon şirketler hukukuna dayanarak, hukuki tanımından somut işlemlere, hatta hissedar ve alacaklıların haklarının korunması gibi önemli yönlerine kadar kapsamlı bir şekilde açıklıyoruz.

Japonya’da Stratejik Kullanım İçin Hisse Senedi İhracı Sistemi: Genel Bakış

Japonya’daki Hisse Senedi İhracı Sistemi’ni doğru bir şekilde anlamak için, öncelikle Japon Şirketler Hukuku çerçevesinde bu sistemin hukuki tanımını kavramak esastır. Japon Şirketler Hukuku’nun 2. maddesi 32. fıkrasının 2 numarası, hisse senedi ihracını “bir anonim şirketin, diğer bir anonim şirketi kendi iştiraki (Hukuk Bakanlığı yönetmeliği ile belirlenenlerle sınırlı olmak üzere) yapmak amacıyla, söz konusu diğer anonim şirketin hisselerini devralarak, bu hisselerin devredenine karşılık olarak kendi hisselerini ihraç etmesi” olarak tanımlamaktadır. Bu tanım, sistemin uygulama kapsamını belirleyen birkaç önemli unsuru içermektedir.

İlk olarak, hisse senedi ihraç ederek ana şirket haline gelen şirket (hisse senedi ihraç eden ana şirket) ve hedef şirket (hisse senedi ihraç edilen iştirak) her ikisi de Japon Şirketler Hukuku’na göre “anonim şirket” olmalıdır. Bu nedenle, yabancı tüzel kişilikler veya paydaş şirketler gibi diğer türdeki şirketler bu sistemi kullanamazlar.

İkinci olarak, hisse senedi ihracının amacı yalnızca diğer bir anonim şirketi “iştirak haline getirmek” ile sınırlıdır. Bu, hisse senedi ihraç eden ana şirketin, hisse senedi ihraç edilen iştirak şirketin oy haklarının %50’sinden fazlasını elde ederek yeni bir ilişki kurması gerektiği anlamına gelir. Bu “iştirak” tanımı, objektif ve açık bir “hisse sahipliği kriteri”ne dayanarak yapılır ve oy haklarının %50’den az olmasına rağmen fiilen kontrol edildiği düşünülen “fiili kontrol gücü kriteri” uygulanmaz. Bu açık kriter, hukuki işlemlerin uygulanabilirliği etrafında çıkabilecek anlaşmazlıkları önlemek ve işlemlerin istikrarını sağlamak için kasıtlı bir tasarımdır. Dolayısıyla, zaten %50’den fazla oy hakkına sahip olup iştirak haline gelmiş bir şirketin hisselerini ek olarak edinme amacıyla hisse senedi ihracı sistemi kullanılamaz.

Japonya’da Hisse Senedi İhracı, Hisse Senedi Değişimi ve Sermaye Katkısı Karşılaştırması

Japonya’daki hisse senedi ihracı sisteminin stratejik değeri, diğer benzer M&A yöntemleriyle karşılaştırıldığında daha da belirginleşir. Özellikle, hisse senedi karşılığı yapılan temsilci yöntemler olan “hisse senedi değişimi” ve “sermaye katkısı” ile olan farklılıkları anlamak, en uygun M&A stratejisini belirlemede son derece önemlidir.

Hisse senedi değişimi ile en büyük fark, talep edilen edinim seviyesindedir. Hisse senedi değişimi, hedef şirketi tamamen bağlı bir şirket (oy haklarının %100’ünü elinde bulundurma) haline getirmeyi amaçlayan bir organizasyon yeniden yapılandırma eylemidir. Buna karşılık, hisse senedi ihracı, mutlaka %100 hisse edinimi gerektirmez ve oy haklarının çoğunluğunu elde ederek bir şirketi bağlı hale getirmek gibi daha esnek bir amaçla kullanılabilir. Bu sayede, satın alan şirket, azınlık hissedarlarla olan müzakerelerden ve çatışmalardan kaçınırken yönetim kontrolünü güvence altına alabilecek stratejik seçeneklere sahip olur.

Öte yandan, sermaye katkısı ile karşılaştırıldığında, işlemin kolaylığı dikkat çeker. Sermaye katkısı, nakit dışı varlıklar (bu durumda hedef şirketin hisse senetleri) ile yeni hisse senetlerinin alınması işlemidir, ancak Japonya şirketler hukuku madde 207’ye göre, genellikle mahkeme tarafından atanan bir denetçi tarafından sermaye katkısı varlıklarının değerinin incelenmesi gerekmektedir. Bu işlem, zaman ve maliyet açısından büyük bir yük oluştururken, hisse senedi ihracı bir organizasyon yeniden yapılandırma işlemi olarak konumlandırıldığı için bu tür sermaye katkısı düzenlemelerine tabi değildir. Bu, şirketlerin M&A işlemlerini daha hızlı ve düşük maliyetle gerçekleştirmelerini sağlar.

Bu farklılıkları özetlemek gerekirse, aşağıdaki tablo gibi olur:

ÖzellikHisse Senedi İhracıHisse Senedi DeğişimiSermaye Katkısı
Edinim SeviyesiKısmi edinim ile bağlı şirket oluşturma (oy haklarının %50’den fazlası). %100 edinim de mümkündür.Tam bağlı şirket oluşturma (oy haklarının %100’ü) zorunludur.İsteğe bağlı. Herhangi bir sayıda hisse edinimi mümkündür.
Ana AmaçYeni bir ana-bağlı şirket ilişkisi oluşturma.Yeni bir tam ana-bağlı şirket ilişkisi oluşturma.Şirketin sermayesini artırmak.
KarşılıkAna şirketin hisse senetlerini içermesi gerekir. Nakit vb. ile karma ödeme de mümkündür.Ana şirket hisse senetleri, o ana şirket hisse senetleri, nakit vb., esnek tasarım mümkündür.Nakit dışındaki her türlü varlık (başka şirket hisseleri dahil).
Ana İşlemlerŞirket hukuku üzerine kurumsal yeniden yapılandırma işlemleri. Denetçi incelemesi gerekmez.Şirket hukuku üzerine kurumsal yeniden yapılandırma işlemleri.Mülk değerlendirme ile ilgili katı düzenlemeler (denetçi incelemesi, yönetim kurulu üyelerinin sorumlulukları vb.)
Bağlı Şirketin Kurumsal KararlarıGenellikle gerekli değildir.Genel kurulun özel kararı ile onay gereklidir.Sadece hedef şirketin hisse senedi devri ile ilgili onay işlemleri (devir kısıtlamalı hisse senetleri durumunda).

Japonya’da Hisse Senedi İhracının Standart Prosedürleri: Aşamalı Açıklama

Hisse senedi ihracı işlemleri, Japon şirketler hukukuna göre belirlenen bir dizi aşamadan geçmek zorunda olup, hisse senedi ihraç eden ana şirket tarafından yürütülür.

Öncelikle, hisse senedi ihraç eden ana şirket, Japon şirketler hukukunun 774. maddesinin 2. fıkrasına dayanarak bir “Hisse Senedi İhraç Planı” hazırlar. Bu plan, aynı kanunun 774. maddesinin 3. fıkrasında belirtilen hususları içermelidir. Bunlar arasında, hisse senedi ihraç edilecek alt şirketin ticaret unvanı ve adresi, devralınacak hisse senedi sayısının alt limiti (alt şirketleşmeyi başarabilecek sayı olmalıdır), karşılık olarak verilecek ana şirket hisse senedi sayısı ve bunların hesaplama yöntemi, karşılıkta nakit gibi unsurların bulunması durumunda bu unsurların içeriği, alt şirket hissedarlarının hisse senedi devrini talep etmek için son başvuru tarihi ve hisse senedi ihracının hukuki etkilerinin başlayacağı tarih (etkinin başlangıç tarihi) gibi bilgiler yer alır.

Ardından, hisse senedi ihraç eden ana şirket, Japon şirketler hukukunun 816. maddesinin 2. fıkrasına göre, hazırladığı hisse senedi ihraç planı ve ilgili diğer belgeleri, genel kurul toplantısından en az iki hafta önce ve etkinin başlangıç tarihinden itibaren altı ay geçene kadar merkez ofisinde bulundurmak zorundadır (ön açıklama prosedürü).

Esasen, hisse senedi ihraç planının, etkinin başlangıç tarihinden önceki gün, hisse senedi ihraç eden ana şirketin genel kurulunda özel bir kararla onaylanması gerekmektedir. Özel karar, Japon şirketler hukukunun 309. maddesinin 2. fıkrasının 12. bendine göre, oy kullanma hakkına sahip hissedarların yarısından fazlasının katılımı ve katılan hissedarların oylarının üçte ikisinden fazlasının onayı gibi oldukça katı şartlar gerektirir.

Genel kurul onayının ardından, hisse senedi ihraç eden ana şirket, onaylanan planın içeriğini hisse senetlerini devretmek isteyen alt şirket hissedarlarına bildirir (Japon şirketler hukukunun 774. maddesinin 4. fıkrası). Devretmek isteyen hissedarlar, başvuru tarihine kadar, devretmek istedikleri hisse senedi sayısını belirten bir belgeyi ana şirkete sunarlar. Burada, hisse senedi ihracının en karakteristik özelliklerinden biri olan “tahsis özgürlüğü ilkesi” devreye girer. Japon şirketler hukukunun 774. maddesinin 5. fıkrasına göre, hisse senedi ihraç eden ana şirket, başvuranlar arasından, kimden ne kadar hisse senedi devralacağını ve karşılığını serbestçe belirleyebilir. Bu sayede, ana şirket, örneğin, dostane uzun vadeli hissedarlardan gelen başvuruları öncelikli olarak kabul ederek, M&A sonrası hissedar yapısını stratejik olarak kontrol edebilir.

Son olarak, hisse senedi ihraç planında belirlenen etkinin başlangıç tarihine ulaşıldığında, hukuki etkiler meydana gelir. Hisse senetlerini devreden alt şirket hissedarları, karşılık olarak ana şirketin hisse senetlerini alır ve ana şirketin yeni hissedarları olurlar (Japon şirketler hukukunun 774. maddesinin 7. ve 11. fıkraları). Etkinin başlangıcından sonra, ana şirket, devralınan hisse senedi sayısını içeren sonrasında açıklama belgelerini derhal hazırlamak ve etkinin başlangıç tarihinden itibaren altı ay süreyle merkez ofisinde bulundurmakla yükümlüdür (Japon şirketler hukukunun 816. maddesinin 10. fıkrası).

Japonya’da Hisse Sahipleri ve Alacaklıların Haklarının Korunması İşlemleri

Hisse senedi ihraç etmek, şirket organizasyonunu büyük ölçüde etkilediğinden, Japon şirketler hukuku, olası zarar görebilecek hisse sahipleri ve alacaklıları korumak için katı prosedürler belirlemiştir.

Karşı Çıkan Hisse Sahiplerinin Hisse Geri Alım Talep Hakkı

Hisse senedi ihraç eden ana şirketin hisse sahiplerinden, genel kurulda hisse senedi ihraç planına karşı oy kullananlar, Japon şirketler hukukunun 816. maddesinin 6. fıkrasına dayanarak, sahip oldukları hisselerin ‘adil bir fiyatla’ geri alınmasını talep edebilirler. Bu, şirketin önemli kararlarına karşı çıkan hisse sahiplerine yatırımlarını geri alma fırsatı sağlayan önemli bir haktır.

‘Adil Fiyat’ın Belirlenmesi: Japon Yargı Kararlarından İçgörüler

Hisse sahibi ile şirket arasında ‘adil fiyat’ konusunda anlaşmazlık yaşanması durumunda, nihayetinde fiyatın belirlenmesi mahkemeler tarafından yapılır. Japon mahkemeleri, ‘adil fiyat’ı hesaplarken, tek tip bir hesaplama yöntemi kullanmak yerine, şirketin varlık durumu ve diğer tüm koşulları göz önünde bulundurarak, duruma özgü çok yönlü bir yaklaşım benimser. Son yıllarda, şirketlerin gelecekteki karlılığına odaklanan DCF metodu (İndirgenmiş Nakit Akışı Yöntemi) gibi değerlendirme yöntemleri önem kazanmaktadır.

Özellikle önemli olan, hisse senetlerinin likidite eksikliği (piyasada satışının zor olması) nedeniyle hisse fiyatının düşürülmesi, yani ‘likidite indirimi’ uygulamasına ilişkin yargı kararlarıdır. Japon Yüksek Mahkemesi, 2015 yılı (2015) 26 Mart tarihli kararında, şirketin iş değerine odaklanan bir değerlendirme yöntemi (örneğin DCF metodu) kullanıldığında, hisse sahibinin şirketten ayrılırken alacağı geri alım fiyatının hesaplanmasında, likidite eksikliğini gerekçe göstererek indirim uygulanmasının esas olarak kabul edilemez olduğuna hükmetmiştir. Bu kararın kapsamının, hisse senedi ihraç planına karşı çıkan hisse sahiplerinin hisse geri alım taleplerine de uzandığı düşünülmektedir. Bu yargı kararı, azınlık hisse sahiplerinin, sahip oldukları hisselerin özel olması veya azınlıkta olması nedeniyle, şirket tarafından zorla ve haksız bir şekilde düşük bir fiyata çıkarılmalarını önlemekte ve hisse sahiplerinin korunması açısından son derece önemli bir anlam taşımaktadır.

Alacaklıların İtiraz İşlemleri

Hisse senedi ihraç edilmesi karşılığında, ana şirketin hisse senetleri dışında bir varlık (nakit vb.) verilmesi ve bu varlığın toplam karşılığın yüzde beşinden (5%) fazlasını oluşturması durumunda, ana şirketin varlıklarının azalması söz konusu olduğundan, alacaklıların çıkarlarını korumak için prosedürler gereklidir. Japon şirketler hukukunun 816. maddesinin 8. fıkrası, bu tür durumlarda, hisse senedi ihraç eden ana şirketin alacaklılarının itirazda bulunabileceğini hükme bağlar.

Bu işlem gerektiğinde, hisse senedi ihraç eden ana şirket, resmi gazetede ilan vermekle birlikte, bilinen alacaklılara bireysel olarak bildirimde bulunmalıdır. Alacaklılar, bir ay veya daha uzun bir süre içinde itirazda bulunabilirler. Eğer alacaklılardan itiraz gelirse, şirket, ilgili alacaklıya zarar verme ihtimali olmadıkça, o alacaklıya ödeme yapmak, uygun bir teminat sağlamak veya ilgili varlığı bir güven şirketine devretmek gibi yükümlülükler altına girer (Japon şirketler hukukunun 816. maddesinin 8. fıkrasının 5. bendi).

Basitleştirilmiş Hisse Senedi İhracı ve İş Pratiklerinde Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar

Hisse senedi ihracı sistemlerinde, işlemleri basitleştiren istisnai düzenlemeler ve iş pratiklerinde dikkat edilmesi gereken önemli sınırlamalar bulunmaktadır.

Basitleştirilmiş Hisse Senedi İhracının Genel Bakışı

Japonya şirketler hukuku madde 816’nın 4’ü, “basitleştirilmiş hisse senedi ihracı” olarak adlandırılan bir prosedürü düzenlemektedir. Bu, hisse senedi ihracında ödenecek toplam bedelin, hisse senedi ihraç eden ana şirketin net varlık değerinin %20’sini (beşte birini) aşmadığı durumlarda, genellikle gerekli olan hissedarlar genel kurulunun özel kararını atlayabilme imkanı sunar. Bu düzenleme, şirketin varlıklarına hafif etkilerde bulunan küçük ölçekli M&A işlemleri için prosedürel yükü hafifletmeyi ve hızlı karar almayı mümkün kılmayı amaçlamaktadır.

Sistemin Sınırları ve Stratejik Noktalar

Hisse senedi ihracı çok güçlü bir araç olmasına rağmen, kullanımında bazı önemli sınırlamalar bulunmaktadır. Daha önce belirtildiği gibi, taraflar sadece Japon anonim şirketleri ile sınırlıdır ve yabancı şirketlerin dahil olduğu sınır ötesi M&A işlemlerinde kullanılamaz.

Ayrıca, vergisel açıdan da dikkate alınması gereken son derece önemli noktalar vardır. Hisse senedini devreden alt şirketin hissedarlarının, devir sonucu oluşan sermaye kazançları üzerinden vergilendirmenin ertelenmesi gibi vergisel bir avantajdan yararlanabilmeleri için, alınan bedelin toplamının %80’den fazlasının hisse senedi ihraç eden ana şirketin hisselerinden oluşması gerekmektedir. Bu, pratikte, karışık bedel (hisse senedi ve nakit kombinasyonu) kullanılırken nakit oranını %20’nin altında tutmayı gerektirir. Ek olarak, 2023 (Reiwa 5) yılının 1 Ekim tarihinden sonra gerçekleştirilecek hisse senedi ihracı için, hisse senedi ihraç eden ana şirketin vergi hukuku açısından “aynı aile şirketi” olarak kabul edilmesi durumunda, bu vergi erteleme uygulamasının dışında bırakılmasına yönelik önemli bir değişiklik yapılmıştır. Bu, sistemin kötüye kullanımını önlemek için alınan bir önlem olup, özellikle kurucu aile gibi büyük hissedarlar olan şirketlerin hisse senedi ihracı yaparken büyük dikkat gerektirir.

Diğer Yasal Düzenlemelerle İlişkisi

Hisse senedi ihracı, sadece Japonya şirketler hukuku ile sınırlı kalmayan bir işlemdir. Özellikle, hisse senedi ihraç eden alt şirketin halka açık bir şirket olması durumunda, Japonya finansal ürünler ticaret hukukunun düzenlemeleri, özellikle halka açık satın alma (TOB) düzenlemeleri uygulanabilir. İşlemin şekline bağlı olarak, şirketler hukukunun prosedürleri ile paralel olarak TOB prosedürlerini yürütme ihtiyacı doğabilir. Dolayısıyla, hisse senedi ihracını kullanarak M&A işlemlerini başarıya ulaştırmak için, şirketler hukuku, vergi hukuku ve finansal ürünler ticaret hukuku gibi birden fazla hukuk alanını kapsayan bütünleşik ve uzmanlık gerektiren hukuki incelemeler şarttır.

Özet

Japonya’daki hisse senedi ihraç sistemi, şirketlerin kendi hisselerini kullanarak başka bir şirketin kontrolünü elde etmek için esnek ve güçlü bir M&A aracıdır. Tamamen bağlı şirket haline getirme zorunluluğu olmamasının sağladığı esneklik, işlemlerin kolaylığı ve “tahsis özgürlüğü” gibi stratejik avantajlarla, şirketlerin büyüme stratejilerinde önemli bir seçenek haline gelmiştir. Ancak, bu sistemin uygulanması, detaylı hukuki işlemlere uygunluk, muhalif hissedarlar ve alacaklıların haklarına uygun davranış ve vergi kanunları ile finansal ürünler ticaret kanunu gibi ilgili yasalarla karmaşık ilişkilerin doğru anlaşılmasını gerektirir. Bu hukuki gereklilikleri uygun şekilde yönetmek ve işlemleri başarıya ulaştırmak için yüksek düzeyde uzmanlık ve geniş pratik deneyim şarttır.

Monolith Hukuk Bürosu, Japonya’da birçok müşteriye, bu makalede açıklanan hisse senedi ihraç sistemini içeren M&A ve organizasyonel yeniden yapılandırma ile ilgili hukuki hizmetler sunmuş ve bu alanda geniş bir deneyime sahiptir. Büromuzda, sadece Japon avukatlık yeterliliğine sahip olmakla kalmayıp, aynı zamanda yabancı avukatlık yeterliliğine ve İngilizce uzmanlığına sahip profesyoneller de bulunmaktadır, bu sayede uluslararası vakalarda da dil engeli olmaksızın en yüksek standartlarda hukuki destek sağlamak mümkündür. Hisse senedi ihraç sistemini kullanmayı düşünüyorsanız, lütfen bizimle iletişime geçin.

Managing Attorney: Toki Kawase

The Editor in Chief: Managing Attorney: Toki Kawase

An expert in IT-related legal affairs in Japan who established MONOLITH LAW OFFICE and serves as its managing attorney. Formerly an IT engineer, he has been involved in the management of IT companies. Served as legal counsel to more than 100 companies, ranging from top-tier organizations to seed-stage Startups.

Başa dön